İtibarlı projeler

İLETİŞİMCİLER, 2024 İTİBAR YÖNETİMİ PERFORMANSINI HANGİ KRİTERLERE GÖRE DEĞERLENDİRİYOR? ONLARA GÖRE KURUMLARI İTİBAR YÖNETİMİNDE NASIL BİR PERFORMANS GÖSTERDİ? BU YIL AJANDALARININ EN ÖNEMLİ MADDELERİ NELERDİ? HANGİLERİNİ HAYATA GEÇİRDİLER? CCO'LAR YENİ DÖNEM HEDEFLERİNİ HANGİ KRİTERLERE GÖRE BELİRLEYECEKLER? EKSİM HOLDİNG CCO’SU YUSUF EKİZ, KAPSAMLI VE NET BİR PAYDAŞ HARİTASINA SAHİP OLDUKLARINI SÖYLÜYOR. MC DONALD’S TÜRKİYE KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ TUĞÇE ALTINSOY, PAYDAŞLARIYLA OLAN İLİŞKİSİNDE AÇIK VE SAMİMİ İLETİŞİME DİKKAT ÇEKİYOR. MERCEDES-BENZ PAZARLAMA VE KURUMSAL İLETİŞİM GRUP MÜDÜRÜ EZGİ YILDIZ KEFELİ, ÖNCELİKLERİNDE EKOSİSTEM OLDUĞUNU SÖYLÜYOR. OPET SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE KURUMSAL İLETİŞİM GRUP MÜDÜRÜ AYŞENUR AYDIN, İTİBARLI 3 PROJESİNDNE BAHSEDİYOR. HEPSİBURADA KURUMSAL İLİŞKİLER, İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK GRUP DİREKTÖRÜ CEM TANIR, PAYDAŞ İLİŞKİLERİNDE KÜLTÜRE DİKKAT ÇEKİYOR. ANADOLU SİGORTA KURUMSAL İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KOORDİNATÖRÜ BERNA SEMİZ ERGÜNTAN, “SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜMEYE KATKIYA DEVAM” DİYOR. HAYAT GLOBAL KURUMSAL İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK DİREKTÖRÜ ÇAĞLAYAN KENT, “ORTAK AMACIMIZ TÜM EKOSİSTEMİ GÖZETMEK OLMALI” DİYE ANLATIYOR. TRENDYOL GRUBU KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ İREM POYRAZ İSE “HEDEF BİRLİKTE DÖNÜŞÜM” DİYOR.

Ö. SEYFETTİN BAYRAM I s.bayram@businesslife.com.tr

CCO'ların gündeminde itibar çalışmalarının yeri her zaman ayrı. Kurumsal sosyal sorumluluk projelerinden lider iletişimine en önemli amaçlardan biri her zaman yüksek itibar yaratmak ve bunu sürdürülebilir kılmak. İtibar projelerini biraz araştırmak istedik. Kurumsal iletişim liderleri itibar yönetiminin en önemli girdisi olan paydaş araştırmalarından da sıklıkla yararlanıyor. Bu araştırmaların tasarımı ne kadar objektif, ne kadar kapsayıcı ve ne kadar tutarlı olursa şirketlerin itibarlarını yönetmekle ilgili alacakları kararlar o oranda isabetli oluyor. Bu nedenle itibar yönetiminin ilk adımının kapsamlı bir paydaş haritasına sahip olmak olduğunu atlamamalıyız. Paydaş iletişim araştırmaları raporları şirket içinde mutlaka şirketin kritik kararlarını veren yöneticilerin başucunda durması gereken çalışmalar. Bakalım CCO’lar hangi itibarlı projelerini önceliklendiriyor?

 

YUSUF EKİZ I EKSİM HOLDİNG CCO’SU

“KAPSAMLI VE NET BİR PAYDAŞ HARİTASINA SAHİBİZ”

“Eksim Holding olarak kapsamlı ve net bir paydaş haritasına sahibiz. Gıda, enerji, elektrik dağıtım ve girişim sermayesi gibi farklı sektörlerde faaliyet gösteren bir grup olarak her paydaş grubu için düzenli ve açık bir iletişim sistemi kurmuş durumdayız.”

Kurumsal iletişim stratejilerimizi, tüm paydaşlarımızla etkili ve şeffaf bir iletişim akışı sağlamak amacıyla tasarladık. Özellikle basın iletişimi, dijital iletişim, müşteri geri bildirimleri, memnuniyet anketleri ve algı araştırmaları gibi araçlarla düzenli etkileşimde bulunuyoruz. Hem kamuoyu nezdinde hem dijital dünyadaki itibarımızı etkin bir şekilde yönetiyoruz. Bu sayede kriz dönemlerinde proaktif bir iletişim sağlayarak paydaş güvenini koruyoruz. Paydaş haritamızı, mevcut koşulların ötesine geçerek gelecekteki trendleri ve sektörümüzü etkileyebilecek dinamikleri de kapsayacak şekilde sürekli güncelliyoruz. Böylelikle sürdürülebilir bir iletişim ekosistemi oluştururken değişimlere karşı adaptasyonumuzu güçlendiriyoruz.

FARKLI KRİTERLER

Paydaş haritamızı oluşturmak için farklı kriterler belirledik. Müşteri memnuniyeti, yatırımcı ilişkileri, konvansiyonel medya ve sosyal medya yansımaları, dijital itibar, çalışan memnuniyeti ve toplumsal katılım gibi ölçütleri dikkate alarak detaylı analizler gerçekleştirdik. Bu çerçevede, müşteri geri bildirimleri, memnuniyet anketleri, sosyal medya etkileşimleri ve medya yansımaları gibi dinamiklerden elde ettiğimiz verilerle sürekli bir güncelleme sağlıyoruz. Stratejik iletişim verilerimizi paydaş algısını analiz etmek ve anahtar performans göstergelerini takip etmek esaslarına göre kurguladık. İtibar yönetimi performansımızı ölçmek için müşteri memnuniyeti, çalışan deneyimi, konvansiyonel medya ve yeni medya, toplumsal katılım ve yatırımcı ilişkileri gibi ana başlıklara odaklandık. Bu analizler, itibar risklerini önceden tespit edip yönetmemizi ve her bir paydaş grubuna özel stratejik iletişim planları oluşturmamızı sağladı.

“VERİYİ ANALİZ EDİYORUZ”

SAĞLAMA Düzenli olarak elde ettiğimiz verilerin sağlamasını yapabileceğimiz yöntemler ve araçlar kullanıyoruz. Yukarıda kısaca saydığım paydaş gruplarından anket, araştırma ve raporlamalar üzerinden elde ettiğimiz veriyi analiz ederek mukayeseli şekilde sınıflandırıyoruz.

KİLİT UNSUR İtibarın bütünleşik bir unsur olmasından kaynaklı, bizi sonuca götürecek verinin 360 derece bir yaklaşımla elde edilmiş olması kilit bir unsur. O nedenle, iletişimi de bir bütün olarak görüyor ve her paydaş grubumuza aynı kilit mesajlarla seslenmeye özen gösteriyoruz.

 

EZGİ YILDIZ KEFELİ I MERCEDES-BENZ PAZARLAMA VE KURUMSAL İLETİŞİM GRUP MÜDÜRÜ

“ÇEVREYE DUYARLI ÇÖZÜMLER SUNMAYA DEVAM”

“Faaliyet gösterdiğimiz pazarları her zaman çok iyi analiz ederek ihtiyaçlarını doğru belirliyor ve müşterilerimizin taleplerine uygun araçları ve hizmetleri sunuyoruz. Bu sayede de premium segmentteki liderliğimizi sürdürüyoruz. Ayrıca her geçen gün yepyeni teknolojiler üzerinden sürdürülebilir ve çevreye duyarlı çözümler sunmaya devam ediyoruz.”

Mercedes-Benz olarak kurulduğumuz günden bu yana otomotiv sektöründe lüksün, konforun ve güvenliğin öncüsü konumumuzu koruyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz pazarları her zaman çok iyi analiz ederek ihtiyaçlarını doğru belirliyor ve müşterilerimizin taleplerine uygun araçları ve hizmetleri sunuyoruz. Bu sayede de premium segmentteki liderliğimizi sürdürüyoruz. Ayrıca her geçen gün yepyeni teknolojiler üzerinden sürdürülebilir ve çevreye duyarlı çözümler sunmaya devam ediyoruz.

ELEKTRİKLİ DÖNÜŞÜM

Otomotiv sektöründe sürdürülebilirlik deyince de söz elektrikli araçlara geliyor. Tüm dünyada her geçen gün sürdürülebilirlik kavramının daha çok önem kazanması, elektrikli araçlara yönelik eğilimi de artırıyor. Otomotiv sektörü de bu dönüşümden etkilenirken aynı zamanda bu dönüşüme yön de veren sektörlerin başında geliyor. Tüm dünya giderek daha fazla elektrik enerjisi ile çalışan araçlara yöneliyor. Mercedes-Benz olarak biz de bu dönüşümün en önemli öncülerinden biriyiz ve bu hedefe ulaşmak için otomobillerin elektrikli hale getirilmesi, üretimde yenilenebilir enerji kullanımı, batarya teknolojisinin iyileştirilmesi, geri dönüştürülmüş malzemelerin yaygın kullanımı ve araçların yeşil enerjiyle şarj edilmesine odaklanıyoruz.

İLK AKLA GELEN MARKA OLMAK

IAA 2023'te Concept CLA Serisi’ni tanıtarak yeni MMA platformunda inşa edilecek araç ailesi hakkında da bir fikir verdik. MMA araçlarının karbon ayak izi, tüm değer zinciri boyunca, önceki mimariye kıyasla yüzde 40 daha düşük olacak. MMA platformu ayrıca çift yönlü şarj yoluyla aracın ötesinde de avantajlar sunuyor. Örneğin, bir elektrik kesintisi sırasında eve enerji verebiliyor. Aynı şekilde, gün boyunca fazla güneş enerjisini depolayabiliyor ve ardından gece şebekeyi besleyebiliyor. Tüm bu yaptıklarımız da otomotiv sektörünün liderlerinden biri olarak bu liderliği sürdürebilmemizi ve sektörde her zaman teknoloji ve inovasyon dendiğinde ilk akla gelen markalardan olmamızı sağlıyor.

“ÜRETİM VE YÖNETİMDE İŞ PROFİLLERİ DEĞİŞİYOR”

MAKİNE ÖĞRENİMİ Mercedes-Benz olarak uzun zamandır makine öğrenimine ve klasik yapay zekaya güveniyoruz. MO360 üretim ortamında üretken yapay zekayı da kullanıyoruz. Dijitalleşme ve güçlü yapay zeka sistemlerinin artan kullanımıyla üretim ve yönetimde iş profilleri de değişiyor. Yapay zeka, tüm dünyada çalışanların günlük işlerini iyileştirmeyi ve kolaylaştırmayı amaçlıyor. Yeni dijital araçlar, üretim çalışanlarının süreçleri ve kalite yönetimini uzun vadede optimize etmelerini sağlıyor. Biz de MO360'ta elde ettiğimiz ilk ara sonuçlardan dolayı çok umutluyuz.

“CHATGPT UYGULAMAMIZ VAR” Çalışanlarımız için dahili bir ChatGPT uygulamamız var. Microsoft Azure OpenAI hizmeti aracılığıyla OpenAI'ın ChatGPT teknolojisini kullanıyoruz. Birkaç saniye içinde kesin ve bağlamsal yanıtlar sunmak için makine öğrenimi ve doğal dil işleme kullanan sezgisel ve kullanıcı dostu Mercedes-Benz Direct Chat, örneğin e-postaların, raporların ve diğer çalışma belgelerinin oluşturulmasına yardımcı olabiliyor ve hatta daha uzun metinleri özetleyebiliyor. Şu anda İngilizce ve Almanca olan bu yenilikçi teknolojiyi günlük çalışma rutinimize tam anlamıyla entegre ettiğimizde müşterilerimiz için sürekli olarak daha iyi çözümler sunulabilecek. Yapay zekanın pazarlamada da giderek artan oranlarda kullanılacağını söyleyebilirim.

 

CEM TANIR I HEPSİBURADA KURUMSAL İLİŞKİLER, İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK GRUP DİREKTÖRÜ

“ÇEVRE BİLİNCİ YÜKSEK E-TİCARET KÜLTÜRÜ YARATMAK SORUMLULUĞUMUZ”

“Çevre bilinci yüksek e-ticaret kültürünü yaratmayı hem milli misyonumuz hem dünyaya karşı sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Türkiye’den Birleşmiş Milletler Global Compact’ı imzalayan, Sürdürülebilirlik Raporu yayımlayan, yine Global Compact’ın ‘Daha Hızlı, Daha İleri’ inisiyatifine taahhüt veren dünyadaki ilk e-ticaret platformu olmaktan gurur duyuyoruz.”

Yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik, Hepsiburada’nın DNA’sında yer alan temel değerler arasında. “Çevre bilinci yüksek e-ticaret kültürü” yaratma hedefiyle inovasyona yatırım yapıyoruz. Türkiye’nin Birleşmiş Milletler Küresel İlkeler imzacısı, Sürdürülebilirlik Raporu yayımlayan ilk e-ticaret platformu, ‘Daha Hızlı Daha İleri’ye taahhüt veren dünyadaki ilk e-ticaret sitesiyiz. 2023 Sürdürülebilirlik raporunu yayımladık. Karıncalardan ilham alan Çok Araçlı Rota Optimizasyonu’nu geliştirerek seyahat mesafesini yüzde 8 azalttık ve karbon emisyonlarımızı düşürdük. Ortak Barkod inovasyonuyla da ayda ortalama 1 milyondan fazla etiket tasarrufu sağladık. 2023 yılında yaklaşık 964 bin kilogram ambalaj atığını geri dönüştürdük. E-ticarete kazandırdığımız kadın girişimci sayısı ise 56 bini geçti.

YEŞİL DÖNÜŞÜM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK

Türkiye'de e-ticaret hacmi 2023 yılında bir önceki yıla göre yüzde 115,15 artarak, genel ticaret hacmi içindeki payını yüzde 20’ye yükseltti. İşlem sayısıysa bir önceki yıla göre yüzde 22,25 arttı. Bu veriler çok hızlı bir büyümeye işaret etse de önümüzde gidecek uzun bir büyüme yolu ve aynı zamanda gerek platformlar gerek satıcı ve tüketicilerle birlikte çevre bilinci yüksek bir e-ticaret kültürü yaratma fırsatı var. Türkiye’nin Hepsiburada’sı olarak çevre bilinci yüksek e-ticaret kültürünü yaratmayı hem milli misyonumuz hem dünyaya karşı sorumluluğumuz olarak görüyoruz. Türkiye’den Birleşmiş Milletler Global Compact’ı imzalayan, Sürdürülebilirlik Raporu yayımlayan, yine Global Compact’ın ‘Daha Hızlı, Daha İleri’ inisiyatifine taahhüt veren dünyadaki ilk e-ticaret platformu olmaktan gurur duyuyoruz.

SÜRDÜRÜLEBİLİR SOSYAL PROGRAMLAR

Çevrenin yanı sıra sürdürülebilir sosyal programlar ve projelerle tüm toplum için değer yaratıyoruz. Kadın girişimcileri destekleyen ilk e-ticaret platformuyuz. Girişimci Kadınlara Teknoloji Gücü programıyla kadınların iş kurmalarını ve e-ticaret yoluyla büyümelerini kolaylaştırıyoruz. 8 yıldır devam eden programımız şu ana kadar 56 binden fazla kadın girişimciyi e-ticarete kazandırdı. Hedefimiz, 2030’a kadar bu sayıyı 120 bine çıkarmak.

GİRİŞİMCİ KADINLARA TEKNOLOJİ GÜCÜ

KADIN KOOPERATİFLERİ Girişimci Kadınlara Teknoloji Gücü kapsamında bugüne kadar 56 binden fazla kadın girişimciyi özel desteklerle e-ticarete kazandırdık. Diğer yandan kadın kooperatiflerinin özgün ihtiyaçlarına yönelik geliştirilmiş, ayrı bir destek paketi oluşturduk. Bugüne kadar 280 kadın kooperatifi, Hepsiburada’da binlerce ürün listeledi.

BÖLGENİN DÖNÜŞÜMÜ Geleneksel üretimlerini katma değerli ürünlere dönüştürüp e-ticaret sayesinde Türkiye ve dünyaya sattılar. Bu satışlardan kazandıkları gelirle sadece ekonomik güç elde etmediler, faaliyet gösterdikleri bölgenin dönüşümüne de katkıda bulundular. Kadınların kadim bilgilerinin ekonomik değerini ve cinsiyetler arası eşitliği gösterdiler, çocuklar ve gençlerin ufuklarını açtılar.

 

AYŞENUR AYDIN I OPET SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE KURUMSAL İLETİŞİM GRUP MÜDÜRÜ

İTİBARLI 3 PROJE

“Çalışmalara başlamadan önce yapılan anket çalışmalarıyla ihtiyaçları belirliyoruz. Kültürel ve mimari özellikleri koruyarak iyileştirme çalışmaları yapıyoruz.”

Her yıl binlerce denizci ve deniz tutkununu bir araya getiren Maximiles Black The Bodrum Cup’ı 6 yıldır desteklemekten mutluluk duyuyoruz. Türkiye kıyılarında yapılan en büyük deniz buluşması olan Maximiles Black The Bodrum Cup, denizlerin korunması ve sürdürülebilirliğine katkı sağlıyor. Yıllardır süregelen başarısı sayesinde uluslararası bir yat yarışı haline gelmesiyle ülkemiz kıyılarını tanıtmada üstlendiği rol ve bölge ekonomisini canlandırarak yerel turizme verdiği destekle hepimizin takdirini kazanan bir organizasyon. Uzun yıllardır istikrar ve itinayla sürdürdüğü kurumsal sosyal sorumluluk projeleriyle ülkemizin sürdürülebilir kalkınmasına katkı sağlamayı görev bilmiş bir şirket olarak bu yıl da Maximiles Black The Bodrum Cup ile beraberiz. Tıpkı Bodrum’da deniz turizminin markalaştığı gibi ülkemizin güzelliklerini, güçlü yönlerini tanıtacak bu tip organizasyonların da artarak çoğalmasını içtenlikle diliyoruz.

EĞİTİM PROJESİ

Tertemiz Yarınlar Okullardan Başlar projemizle 81 ildeki tüm okullarda öğrenciler, öğretmenler, okul yönetimleri, destek personeli ve velilerimizde temizlik ve hijyen konusundaki farkındalığı artırmayı amaçlıyoruz. Okul öncesinden liseye dek her yaş grubunda temizlik ve hijyenle ilgili sağlanan farkındalığın ve dönüşümün okullardan başlayarak tüm okul çevresine yayılmasını sağlamak en önemli hedeflerimiz arasında yer alıyor. Proje kapsamında hazırladığımız etkinlik kitapları, hijyen ajandası, mesaj kartları, posterler ve veli mektubu ile öğrenciler, okul personelleri ve velilerde temizlik ve hijyen konularında aktarılan bilgilerin pekişmesini ve kalıcı alışkanlık oluşmasını hedefledik.

DOĞAYA SAYGI PROJESİ

İHTİYAÇLAR belirlendi Çalışmalara başlamadan önce tüm köylerde yapılan anket çalışması ile hanelerdeki ihtiyaçlar belirlendi. Çalışmalar da bu doğrultuda planlandı. Çökertme’nin kültürel ve mimari özellikleri korunarak iyileştirme çalışmaları yapıldı.

ALTYAPI Yapılan faaliyetler arasında, altyapı çalışmaları, köy ana yol düzenlemeleri, ana arter üzerindeki taş duvar ve ahşap çit uygulamaları, köy evleri için boya dağıtımı ve boya uygulaması, köy okulu dış cephe boyamaları, Temiz Tuvalet Kampanyası standartlarına uygun tuvalet düzenlemeleri, köy kahvesi düzenlemeleri, örnek pansiyon uygulaması, köyde bulunan tüm mekanlara masa ve sandalye temini, yöreye uygun motiflerle tabela ve kapı numarası uygulamaları, yerel halk ve köy dışından ziyaretçilere hizmet vermek amacıyla kafe ve restoran yapımı gibi çalışmalar hayata geçirildi.

 

BERNA SEMİZ ERGÜNTAN I ANADOLU SİGORTA KURUMSAL İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK KOORDİNATÖRÜ

“SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜMEYE KATKIYA  DEVAM”

“Sürdürülebilir kalkınmaya katma değer yaratma bakış açısıyla 99 yıldır faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Türkiye’nin sürdürülebilir büyümesine katkıda bulunmaya devam edeceğiz.”

Sürdürülebilir kalkınmaya katma değer yaratma bakış açısıyla 99 yıldır faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. 2023 yılı Entegre Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayımladık. Bu rapor ile uluslararası standartlara ve çerçevelere uyumlu bir şekilde yıllık performansımızı kamuya açıkladık. Sürdürülebilirliği, büyüme ve inovasyon için bir fırsat olarak görüyoruz; ürün geliştirmeden satın almaya, sosyal sorumluluk projelerinden insan kaynakları uygulamalarına kadar uzanan tüm faaliyetlere sürdürülebilirliği entegre ediyoruz.

2025 yılında Anadolu Sigorta’nın 100. yılını kutlayacağız. Sürdürülebilirlik kapsamında öncelik verdiğimiz konularda strateji ve politikalarla güçlü bir duruş sergiledik. Dünyada sürdürülebilirlik gündemimizin ilk sırasında yer alan iklim değişikliğiyle mücadele konusunda çevre odaklı çalışmalarımız kapsamında önemli yol katettik.

TOPLUM VE GEZEGEN İÇİN DEĞER

Doğaya duyarlılığımızın bir parçası olarak faaliyetlerimizin çevresel etkilerini takip ediyoruz ve karbon ayak izimizi azaltmak için çeşitli faaliyetler yürütüyoruz Anadolu Sigorta olarak sera gazı emisyonlarımızı ISO 14064 standardına uygun olarak hesaplıyoruz. Bu yıl ilk defa emisyonlarımızı bağımsız bir denetim kuruluşuna doğrulattık. İlk hesaplamamızı yaptığımız 2018 yılı ile karşılaştırdığımızda çalışan başına düşen karbon ayak izimizi yüzde 78,7 oranında azalttık.

2022’de başladığımız “Ormanın Gözleri” projesi kapsamında 2023 sonu itibarıyla 245.000 hektarlık gözetleme alanına ulaştık ve onlarca noktadaki olası yangın durumunu engellemiş olduk. Toplumumuz, ülkemiz ve gezegenimiz için değer yaratma yolculuğuna azimle devam edeceğiz. Kurulduğumuz günden bugüne ulusal ve uluslararası öncü olma hedefimizi, dünyamızın kaynaklarını sorumlu tüketme bilinciyle çevresel, sosyal ve yönetişim boyutlarıyla birlikte önceliklerimiz arasında bulunduruyoruz.

“EKOSİSTEMİ EŞİTLİKLE DÖNÜŞTÜRÜYORUZ”

EŞİTLİK KOMİTESİ Sürdürülebilirlik faaliyetlerimiz arasında, toplumsal cinsiyet eşitliği projeleri ve iş dünyasında kadın liderlerin desteklenmesi gibi birçok önemli çalışma da yer aldı. Kadının Güçlenmesi Prensipleri’nin imzacıları arasında bulunuyoruz ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için Eşitlik Komitesi çatısı altında pek çok çalışma yürütüyoruz.

DAHA İLERİ 2023 yılında Birleşmiş Milletler Kadın Birimi (UN Women) tarafından gerçekleştirilen Sözden Eyleme WEPs Programı’na katılan 10 şirketten biri olduk. Sürdürülebilirlik çalışmalarımızı daha da ileri taşıyarak, topluma ve çevreye olan sorumluluklarımızı gelecek yıllarda da yerine getirmeye devam edeceğiz. Türkiye’nin sürdürülebilir büyümesine katkıda bulunmaya devam edeceğiz.

 

TUĞÇE ALTINSOY I MC DONALD’S TÜRKİYE KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ

“TERCİH DEĞİL ZORUNLULUK”

“Şirketlerin sürdürülebilirliğe verdiği önem bir tercihten çok zorunluluğa dönüştü. McDonald's Türkiye olarak bu konuda üstlendiğimiz sorumluluğun bilincindeyiz. Yıllardan beri restoranlarımızda enerji kullanımında verimliliği optimize ediyor, bitkisel yağdan ambalaja kadar atıkların gerekli yasal prosedürler çerçevesinde takip ederek geri dönüşümünü sağlıyoruz.”

Günümüzde itibar yönetimi, kurumların sadece kâr elde etmelerine dolaylı olarak katkı sunan bir mekanizma değil, aynı zamanda topluma karşı sorumluluklarını yerine getirme becerilerini de ölçen kapsamlı bir kavram haline geldi. Artık tüketiciler ve çalışanlar, kurumların çevresel ve sosyal faaliyetlerinin etkilerine çok daha duyarlı. Dolayısıyla şirketlerin sürdürülebilirliğe verdiği önem bir tercihten çok zorunluluğa dönüştü. McDonald's Türkiye olarak bu konuda üstlendiğimiz sorumluluğun bilincindeyiz. Yıllardan beri restoranlarımızda enerji kullanımında verimliliği optimize ediyor, bitkisel yağdan ambalaja kadar atıkların gerekli yasal prosedürler çerçevesinde takip ederek geri dönüşümünü sağlıyoruz.

AÇIK VE SAMİMİ İLETİŞİM

Kurumsal değerler sadece yazılı metinler olmamalı, kurumun ruhunu oluşturmalı ve herkes tarafından benimsenerek canlı tutulabilmeli. Hizmet, kapsayıcılık, dürüstlük, toplum ve aile gibi değerlerimizin çalışanlar tarafından içselleştirilmesi için açık ve samimi iletişimi önemsiyoruz. Bu değerleri günlük hayatımızın bir parçası haline getirmek için tüm eğitimlerimizin içine ilave ediyoruz. Aynı zamanda değerlerimize uygun davranışlar sergileyen yöneticilik anlayışının çalışanlar için önemli rol model olduğuna da inanıyoruz. Değerlerimizin, oluşturulan ortak kültürle canlı tutulabileceğinin farkındayız. Bunun için çalışanlarımızın şirket haberlerini ve etkinliklerini aktif şekilde takip edebilmesini sağlayarak ortak kültüre adaptasyonunu artırmak üzere “My Town” isimli iç iletişim uygulamamızı kullanıyoruz. Satışa sunulan yeni ürünlerimizi merkez ofisimizde hep birlikte tadarak bütünün parçası olma ve “başarmışlık” duygusunu birlikte yaşıyoruz. Yöneticilerimiz tarafından gerçekleştirilen restoran ziyaretleriyle çalışanlarımızla temasımızı artırıyor, kendilerinden geri bildirimler alıyor, bunları şirket değerlerinin geliştirilmesi için de değerlendiriyoruz.

“TEMEL ADIM ŞEFFAFLIK VE DEĞERLERE BAĞLILIK”

GÜVEN İÇİN Tüketicilerin ve diğer tüm paydaşların güvenini kazanmak için en temel adımın şeffaflık ve değerlere bağlılık olduğunu düşünüyorum. McDonald’s Türkiye olarak tüketicimize karşı şeffaf olmayı ve içinde bulunduğumuz coğrafyaya da katkı sunmayı önceliklendiriyoruz.

TEDARİK SÜRECİ Yüzde 98 oranında yerli ürün kullanımımız sayesinde yerli tedarikçilerimizle büyüyor, tüm süreçlerimizi şeffaf bir şekilde web sitemiz aracılığıyla paylaşıyoruz. Sitemizin “Bu Lezzete Güven” bölümünde hangi ürünün hangi tedarikçiden temin edildiği dahil olmak üzere tedarik ve servis süreçlerimize dair merak edilen tüm bilgilere yer veriliyor.

 

İREM POYRAZ I TRENDYOL GRUBU KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ

“HEDEF BİRLİKTE DÖNÜŞÜM”

“Sürdürülebilir bir geleceğe ancak birlikte atılacak adımlarla ulaşılabileceğine inanıyoruz. Bu nedenle, geniş ekosistemimizde ‘Birlikte Dönüşüm’ hedefimizi ortaya koyuyor ve bu dönüşüm yolculuğunu herkes için hızlandırmaya çalışıyoruz.”

Trendyol olarak sürdürülebilir bir geleceğe ancak birlikte atılacak adımlarla ulaşılabileceğine inanıyoruz. Bu nedenle geniş ekosistemimizde ‘Birlikte Dönüşüm’ hedefimizi ortaya koyuyor ve bu dönüşüm yolculuğunu herkes için hızlandırmaya çalışıyoruz. COP29 yolculuğu da bizim için bu ‘Birlikte Dönüşme’ hedefine hizmet ediyor. COP29’un Azerbaycan ayağındaki çalışmalarımızı da geçtiğimiz günlerde Bakü’de COP29 Başkanlığı ve Birleşmiş Milletler iş birliği ile düzenlediğimiz geniş katılımlı çalıştayla yaptık. Bugünkü paydaş buluşmamızla da Türkiye’deki çalışmalarımızı başlatmış oluyoruz. COP29’da sürdürülebilirlik bakış açımızı, attığımız adımları, hedeflerimizi, projelerimizi ve tüm ekosistemimizde dönüşümü hızlandıran çalışmalarımızı katılımcılara aktaracağız.

POZİTİF ETKİ

Trendyol faaliyet gösterdiği tüm pazarlarda sorumluluklarını yerine getirirken uluslararası standartları baz alıyor. Adım attığımız her yeni ülkede, ajandamızda mutlaka ülkemizde edindiğimiz deneyimleri o ülkeye aktarmak var. Bu ülkeler arasında artık, bu yıl COP’un adresi olan Azerbaycan da bulunuyor. Taraflar Konferansı bu anlamda da bizim için özel bir öneme sahip. Bu nedenle Sürdürülebilir Gelecek pavilyonuna katkılarımızın yanında COP29’da kendi pavilyonumuz da bulunacak. Trendyol Pozitif Etki projelerimizi, dünyanın dört bir yanından gelen sürdürülebilirlik profesyonelleriyle paylaşacağız. Yakın zamanda yayınlayacağımız Trendyol 2023 yılı Sürdürülebilirlik Raporu eksenimizde ortaya koyduğumuz çalışmalar ve ilerlemeler Bakü’deki önemli gündem maddelerimizden biri olacak. Sürdürülebilirlik bakış açımızı, attığımız adımları, hedeflerimizi, projelerimizi ve tüm ekosistemimizde dönüşümü nasıl tetiklediğimizi aktaracağız.

SÜRDÜRÜLEBİLİR GELECEK İÇİN İŞ BİRLİĞİ

SEPETTE İYİLİK Sepette İyilik Platformu, sivil toplumun gücünü teknolojiyle birleştirerek sosyal fayda sağlama misyonumuzu temsil ediyor. Milyonlarca müşterimizin ve onlarca sivil toplum kuruluşunun bu hareketin bir parçası olması, toplumsal dayanışmanın gücünü bir kez daha ortaya koyuyor. Trendyol olarak, sürdürülebilir bir gelecek için iş birliği içinde hareket etmenin önemini kanıtlayan Sepette İyilik projesinin ulaştığı başarıyı daha da büyütmeyi hedefliyoruz.

“SANATLA BİRLEŞTİRDİK” Trendyol markalı ürünler, Türkiye’de yerleşik 400’den fazla üretici tarafından üretiliyor. Üreticilerimiz doğrudan 30 bin kişiye istihdam sağlıyor. Bu üreticilerimizin ürettiği ürünler dünyada 100’ü aşkın ülkeye ihraç ediliyor. Ülkemizin üretim gücüne yapmış olduğumuz katkıları şimdi de sanatla birleştirdik. Müşterilerimiz için farklı ve benzersiz bir deneyim sunuyoruz. Tekstil üretim gücümüzün katma değerini sanatla artırıyoruz. Türk sanatını milyonların beğenisine sunmuş olduk.

 

ÇAĞLAYAN KENT I HAYAT GLOBAL KURUMSAL İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK DİREKTÖRÜ

“ORTAK AMACIMIZ TÜM EKOSİSTEMİ GÖZETMEK OLMALI”

“Hayat Holding olarak 100’den fazla ülkede milyarlarca insanın hayatına dokunuyoruz. İnsanların yaşamlarına bu denli yakın olmanın getirdiği sorumluluk bilinciyle, toplumda gerçek ve kalıcı bir etki yaratacak, uzun vadeli çözümler sunacak sosyal sorumluluk projeleri hayata geçiriyoruz.”

Hayat’ın öncelikli amacı tüm ekosistemi gözetmek. Topluma karşı yükümlülüklerimizi sadece ürün ve hizmetlerimizin kalitesi ve erişilebilir olmasıyla sınırlı görmüyoruz. İşimizi en iyi şekilde yapmanın yanı sıra topluma değer katmak da bizim için temel bir sorumluluk. Ürettiğimiz faydayı gezegenimizin en uzak köşelerine kadar ulaştırmak bizim için çok değerli. Bu hedefe giden yolda, öznesi insan ve çevre olan sosyal etki projeleri geliştiriyoruz. Projelerimizin bilinç ve farkındalık düzeyinde yukarı yönlü etkisini artırmak için "eğitim" ile destekliyoruz. Atılan her adımın, yaratılan her etkinin hepimizin ortak geleceğine bıraktığı bir iz var. Bu yüzden, bireyler ve kurumlar olarak ortak amacımız tüm ekosistemi gözetmek olmalı.

“ETİK KURALLARA UYGUN HAREKET EDERİZ”

“Hayat’a İyi Bakarız” yaklaşımıyla risk ve fırsatları göz önünde bulundurarak etik kurallara uygun hareket etmeyi ilke edindik. Paydaşlarımızla her zaman etkileşim ve iletişim halinde olarak sektörün ihtiyaçlarına yanıt veriyoruz. Pandemi ve sonrası dönemi içine alan Hayat 2022 Sürdürülebilirlik Raporu’nda, Hayat markasının online platformlarda ortalama 1 milyon 100 bin müşteriye ulaştığı, müşteri memnuniyetinde ise 5 üzerinden 4,80 puan aldığı öne çıkıyor. 2022 raporunda çevre sosyal ve yönetişim performansını geliştirmek için yaptığı çalışmalarını paydaş görüşlerini de dikkate alarak belirlediği sürdürülebilirlik öncelikleri altında sürdürülebilirlik stratejisine uygun olarak anlatıyor.

“GEZEGENE İYİ BAKARIZ”

“Gezegene İyi Bakarız” yaklaşımıyla gelecek nesillere yaşanabilir bir hayat bırakmak için hareket ediyoruz. Doğal kaynakların sonsuz olmadığı gerçeğinden yola çıkarak tatlı su kaynaklarını koruyor ve daha temiz üretim yöntemlerini hayata geçiriyoruz. Üretimde kullanılan suyun yüzde 52’sini deniz suyundan elde ediyoruz. Dünyadaki biyoçeşitliliği “Yaşam Kütüphanesi” olarak tanımlıyoruz. Üretim tesislerimizde biyoçeşitliliği koruyarak ürünlerinin biyo ayrışabilir olmasına özen gösteriyoruz ve doğal birleşimlerle üretimimizi gerçekleştiriyoruz. İklim değişikliği ile mücadele kapsamında odağımıza enerji ve emisyon yönetimini aldık.

SOSYAL ODAKLAR

“İNSANA İYİ BAKARIZ” yaklaşımının temeline eşitlik, adalet ve dürüstlük değerlerini yerleştirdik. Bu kapsamda eşitlikçi çalışma ortamları yaratıyor ve bu ortamları çalışanların sağlık ve güvenliklerini koruyacak şekilde oluşturuyoruz. Birleşmiş Milletler Kadının Güçlenmesi Prensipleri'ni imzalayan bir şirketiz, çalışanların memnuniyetini sağlayacak kapsayıcı bir kurumsal kültürün yerleşmesi için faaliyetlerimizi sürdürüyoruz.

“TOPLUMA İYİ BAKARIZ” “Topluma İyi Bakarız” diyerek ulusal ve uluslararası alanda ödüllü toplumsal sosyal sorumluluk projeleri gerçekleştiriyoruz. T.C. Sağlık Bakanlığı Kamu Hastaneleri Genel Müdürlüğü ve Bebek Ruh Sağlığı Derneği iş birliğiyle 2019 yılında Molfix Hayat Bağım Güvenli Bağlanma programını başlattık. Erken veya sağlıksız doğan bebeklerin hayata sevgiyle bağlanması, anne ve bebek arasındaki güvenli bağlanmanın sağlanması ve bebek ölümlerinin azaltılması amacıyla hayata geçirilen bu program kapsamında yapılan 284 adet ekipman bağışı ile 28 ildeki 32 hastaneye yönelik sağlık sektörüne önemli destekler sunduk. Molped Ped Kardeşliği ile de 34.658 kadına 69.008 paket hijyen ürünü bağışı yapıldı.

BUSINESS LIFE