“Finansal Kapsayıcılığı Artırmak Varoluş Nedenimiz”

AKTİF BANK, TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK FİNANSAL TEKNOLOJİLER EKOSİSTEMİ OLARAK VARLIK GÖSTERİYOR. BANKANIN İŞ MODELİNİN TEMELİNDE TEKNOLOJİ VE DİJİTALLEŞME YATIYOR. FİNANSAL HİZMETLERİN DİJİTALLEŞMESİNİN YARATTIĞI EN BÜYÜK TOPLUMSAL ETKİNİN FİNANSAL KAPSAYICILIK VE FİNANSIN DEMOKRATİKLEŞMESİ OLDUĞUNU SÖYLEYEN AKTİF BANK GENEL MÜDÜRÜ AYŞEGÜL ADACA OĞAN, “EKOSİSTEMİMİZİN VAROLUŞ AMACI BİREBİRDE FİNANSAL KAPSAYICILIĞI ARTIRMAK VE FİNANSAL ENSTRÜMANLARA ERİŞİMİ KOLAYLAŞTIRMAK GİBİ KAPSAMLI BİR SOSYAL ETKİYE DAYANIYOR. BU AMAÇ ETKİ YARATMA STRATEJİMİZİN TEMELİNİ OLUŞTURUYOR” DİYOR.

SEYFETTİN BAYRAM I s.bayram@businesslife.com.tr 

Aktif Bank, bir yatırım bankası olmanın ötesinde Türkiye’nin en büyük finansal teknolojiler ekosistemi olarak varlık gösteriyor. Bu anlamda bankanın iş modelinin temelinde teknoloji ve dijitalleşme yatıyor. Finansal hizmetlerin dijitalleşmesinin yarattığı en büyük toplumsal etkinin finansal kapsayıcılık ve finansın demokratikleşmesi olduğunu söyleyen Aktif Bank Genel Müdürü Ayşegül Adaca Oğan, “Ekosistemimizin varoluş amacı birebirde finansal kapsayıcılığı artırmak ve finansal enstrümanlara erişimi kolaylaştırmak gibi kapsamlı bir sosyal etkiye dayanıyor. Bu amaç etki yaratma stratejimizin temelini oluşturuyor” diyor. Adaca Oğan, aynı zamanda stratejik etki odaklarını ana faaliyet alanları olan finansal hizmetlerle sınırlı tutmadıklarını söylüyor. Türkiye’de kendi enerjisini üreten ilk banka olmasının dışında bankanın pek çok liderliği var. Adaca Oğan, şöyle açıklıyor: “Topluma uzun vadeli değer yaratma çerçevesinde de şekillendiriyoruz. Kültür-sanata erişim ve toplumsal cinsiyet eşitliği alanlarını finansal kapsayıcılıkla beraber odaklanacağımız hedefler olarak belirledik ve bu alanlarda yenilikçi ve sürdürülebilir projelerimizle etki yaratma stratejimizi güçlendiriyoruz.”

Aktif Bank Genel Müdürü Ayşegül Adaca Oğan, finansın demokratikleştirilmesinden diğer sosyal etki çalışmalarına, girişimci ekosistemi desteklerinden sürdürülebilirliğe kadar geniş bir perspektifte BUSINESS LIFE’ın sorularını yanıtladı:


Aktif Bank, Türkiye’de finansta sürdürülebilirlik alanına liderlik eden öncü bir banka. Sürdürülebilirlik iş stratejinizin merkezine nasıl yerleşti?

Türkiye’nin en büyük özel sermayeli yatırım bankası olarak sürdürülebilirliği yalnızca çevresel bir sorumluluk alanı olarak değil kurumsal yönetişim anlayışımızın temel bileşenlerinden biri olarak ele alıyoruz. Sürdürülebilirliği karar alma süreçlerimize entegre ediyor, yönetim kurulumuzun doğrudan sahiplenmesiyle stratejik seviyede takip ediyoruz. Bu sayede sürdürülebilirlik, kurumumuzda çevre dostu uygulamaların ötesine geçerek, risk yönetiminden iş etiğine, şeffaflıktan paydaş katılımına kadar birçok alanda belirleyici bir unsur haline geldi. Sürdürülebilirlik önceliklerimizi de tüm paydaşlarımızı dahil ettiğimiz anketlerle belirledik.

Bu anket sonucunda neler öne çıktı?

Tüm faaliyetlerimizi uzun vadeli değer yaratma ilkesiyle değerlendiriyor; çevresel, sosyal ve yönetişimsel (ESG) kriterleri içeren performans göstergeleriyle sürdürülebilirliği ölçülebilir kılıyoruz. Kurum içi sorumluluk yapımızı da bu doğrultuda yeniden yapılandırdık. Sürdürülebilirlik komitemiz tüm kritik iş birimlerimizin C-level yöneticilerinin ve yönetim kurulundan üyelerimizin temsiliyle oluşturuldu. Sürdürülebilirlik ekibimiz, risk yönetimi, uyum, kurumsal finansman, operasyon gibi kritik birimlerle entegre çalışıyor. Böylece kurum genelinde ortak bir sürdürülebilirlik kültürü oluşturuluyor. Bugün geldiğimiz noktada, sürdürülebilirlik yalnızca bir proje başlığı değil tüm organizasyonel yapımıza yön veren bir yönetişim modeli, bir kurumsal sorumluluk çerçevesi ve aynı zamanda iş stratejimizin ayrılmaz bir parçası.

Doğal kaynakların korunması ve iklim kriziyle mücadele konusunda şirketinizin somut hedefleri neler?

İklim kriziyle mücadelede ölçülebilir, somut ve sürdürülebilir adımlar atmak gerektiğine inanıyoruz. Bu doğrultuda 1,39 MW kapasiteli güneş enerjisi santralimizi devreye alarak Türkiye’de kendi enerjisini üreten ilk banka olmanın gururunu yaşıyoruz. Bu santralle her yıl yaklaşık 2.327 MWh enerji üretmeyi, önümüzdeki 10 yılda 11 bin ton karbon salımını engellemeyi ve yılda 10 milyon TL üzerinde enerji tasarrufu sağlamayı hedefliyoruz. Bununla birlikte karbon ayak izimizi düzenli olarak ölçümlüyor; GES projemizin yarattığı farkı sayısal verilerle takip ediyoruz.

Hangi alanlarda dönüşüm yaratıyorsunuz?

Yenilenebilir enerji üretimi ve enerji verimliliği projelerinin finansmanı, dijitalleşme ve kağıtsızlaşma gibi alanlarda attığımız adımlarla doğal kaynakların korunmasına yönelik kapsamlı bir dönüşüm süreci yürütüyoruz. Tüm bu çalışmalarla karbon ayak izimizi azaltmayı sürdürülebilir iş yapış biçimimizin temel parçası olarak görüyoruz.

Toplumsal etkiler açısından düşündüğünüzde, şirketinizin en güçlü sosyal sorumluluk alanı hangisi?

Aktif Bank olarak bir yatırım bankası olmanın ötesinde Türkiye’nin en büyük finansal teknolojiler ekosistemi olarak varlık gösteriyoruz. Bu anlamda iş modelimizin temelinde teknoloji ve dijitalleşme yatıyor. Finansal hizmetlerin dijitalleşmesinin yarattığı en büyük toplumsal etki finansal kapsayıcılık ve finansın demokratikleşmesi. Yani aslında ekosistemimizin varoluş amacı birebirde finansal kapsayıcılığı artırmak ve finansal enstrümanlara erişimi kolaylaştırmak gibi kapsamlı bir sosyal etkiye dayanıyor. Bu amaç etki yaratma stratejimizin temelini oluşturuyor.

Toplumu nasıl daha kapsayıcı ve adil bir yapıya katkı sunacak şekilde dönüştürüyorsunuz?

Aynı zamanda stratejik etki odaklarımızı ana faaliyet alanımız finansal hizmetlerle sınırlı kalmayarak topluma uzun vadeli değer yaratma çerçevesinde de şekillendiriyoruz. Kültür-sanata erişim ve toplumsal cinsiyet eşitliği alanlarını finansal kapsayıcılıkla beraber odaklanacağımız hedefler olarak belirledik ve bu alanlarda yenilikçi ve sürdürülebilir projelerimizle etki yaratma stratejimizi güçlendiriyoruz.

Bu çerçevede finansal kapsayıcılığı artırma, sürdürülebilir kalkınma ve toplumsal cinsiyet eşitliğine katkı sağlama hedeflerini aynı potada eritebildiğimiz “Ekonomide Aktif Kadınlar” sosyal etki projemizle iş hayatında kadın iş gücünün artmasına ve daha da önemlisi tutunmasına destek olmayı hedefliyoruz. 2022 yılında başlattığımız, Grameen Bank ve Experian iş birliğiyle yürüttüğümüz projemizi diğer mikro kredi projelerinden farklı olarak kredi skoru olmayan dar gelirli kadınlara faizsiz verdiğimiz kredilerle kredi skorlarını ve finansal profillerini oluşturmalarına fırsat tanıyan, böylece onları finansal sisteme dahil ederek daha kapsamlı finansal enstrümanlara da erişimlerini sağlayacak şekilde kurguladık. Bu projemizle bugüne kadar yaklaşık 5 bin kadına ulaştık. Devam eden projemizde hedefimiz üçüncü yılın sonunda 6 bin kadına ulaşmak. Diğer yandan toplumun ve sosyal hayatın gelişimi için çok önemli gördüğümüz kültür ve sanat faaliyetlerine erişimi her kesimde kolaylaştırmak için çalışıyoruz. Önemli etkinliklere N Kolay markamızla destek verirken biletlere erişimi Passo markamızla kolaylaştırıyoruz. Geçtiğimiz yıl İKSV ile gerçekleştirdiğimiz iş birliği ile İstanbul Film Festivali’nin “Festival Sponsoru” olduk ve bu kıymetli festivalin sürdürülebilir olmasına ana paydaş olarak katkıda bulunmaya devam ediyoruz.

Sürdürülebilirlik vizyonunuzu nasıl şekillendirdiniz? Bu dönüşümün liderliğini nasıl yapıyorsunuz?

Sürdürülebilirlik vizyonumuzu tüm paydaşlarımızla ortak bir anlayışla şekillendiriyoruz. Yönetim kurulumuz süreci stratejik düzeyde sahipleniyor, sürdürülebilirlik hedeflerinin kurumun uzun vadeli iş planlarıyla bütünleşmesini destekliyor. Bu kapsamda belirli periyotlarla sürdürülebilirlik gündemli yönetim kurulu sunumları yapıyor, ilerlemeyi doğrudan üst yönetimle paylaşıyoruz. Çalışanlarımızın sürdürülebilirlik konusundaki farkındalığını artırmak ve kurumsal olgunluk seviyemizi yükseltmek adına kurum içi bilgilendirici içerikler ve eğitim programları düzenliyoruz.

Girişimcilik ekosisteminde de yer alıyorsunuz. Bu kapsamda ajandanızda neler var?

Aktif Bank ekosisteminin üyesi Aktif Ventures, geleneksel varlıkların dijital dünyaya taşınmasını sağlayan teknoloji firması Rudiq ile önemli bir iş ortaklığı başlattı. Rudiq’in yenilikçi blokzincir teknolojileri Aktif Ventures çatısı altında bulunan Türkiye’nin en güçlü API platformu Apilion’un ürün portföyünde sergilenecek. Kendisini girişim ekosisteminin en büyük destekçisi olarak konumlayan ve tüm aksiyonlarını teknoloji odaklı gelişim hedefiyle alan Aktif Ventures, API platformu Apilion’un ürün yelpazesine Rudiq çözümlerini de ekledi. Ağırlıklı olarak SPK lisanslı aracı kurumlar ve bankalara yönelik inovasyonlar sunacak olan ortaklık, dijital varlıkların gücünden faydalanarak hem büyüyecek hem de büyütecek.

Bu iş birliğiyle ne hedefliyorsunuz?

Bu iş birliğiyle Rudiq’in varlık tokenizasyon altyapısı, kurumsal yatırımcıların dijital varlıklara erişimini kolaylaştıran ve düzenlemelere uygun biçimde yapılandırılmış ilk token arzı (ITO) çözümleri ile kullanıcılar için güvenli, şeffaf ve blokzincir destekli lending-borrowing sistemleri Apilion’da yerini alacak. Gayrimenkul, menkul kıymet ve yatırım ürünleri gibi geleneksel varlıkların dijitalleştirilmesini sağlayan, oluşturulan bu token’ların alım satımını gerçekleştiren ve kripto bazlı güçlü kredi altyapısı sunan Rudiq ile kurumlara dijital varlık alanında benzersiz bir deneyim sunmayı hedefliyoruz. İşimizin kalbine teknolojiyi koyuyor ve dünyanın evrildiği yöne doğru lider adımlarımızı cesurca atıyoruz. Bu amaç doğrultusunda teknoloji yatırımlarımızı büyük bir kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz. 

“DÖNÜŞÜMÜN LİDERLİĞİNİ ÜSTLENDİK”

“ELEKTRONİK ATIKLARI DÖNÜŞTÜRECEĞİZ” Çok yakın bir zamanda elektronik atıklarımızı dönüştürdüğümüz ve bu dönüşümün sağladığı gelirle sivil toplum kuruluşlarını desteklediğimiz bir projemizi hayata geçirdik. İştiraklerimiz ve iş ortaklarımızla da sürdürülebilirlik yaklaşımımızı uyumlu hale getiriyor, tedarik zinciri yönetiminde ESG kriterlerini gözetiyoruz.

“KARBON AYAK İZİMİZİ İZLİYORUZ” Sürdürülebilirlik performansımızı şeffaf ve ölçülebilir göstergelerle izliyor; bu verileri düzenli olarak iç ve dış paydaşlarımızla paylaşıyoruz. Captanomy platformuyla iş birliğimizle karbon ayak izimizi izlemeye başlamamız, bu yaklaşımın somut bir örneği. Tüm bu süreçte dönüşümün liderliğini; veriye dayalı karar alma, etkiyi ölçümleme ve toplumsal faydayı önceleyen bir yönetişim anlayışıyla sürdürüyoruz.

AYŞEGÜL ADACA OĞAN’IN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK AJANDASI

1- Sürdürülebilirliği yönetişim modelinin temeline yerleştirmek. Kurumsal karar alma süreçlerine entegre edilen sürdürülebilirlik anlayışıyla, çevresel ve toplumsal etkileri tüm stratejik planlara dahil etmek.

2- Sürdürülebilirlik ajandasını yönetim kurulu düzeyinde sahiplenerek tüm kurum genelinde yukarıdan aşağıya yayılan bir dönüşüm liderliği sağlamak.

3- Kapsayıcı paydaş katılımı ile ortak hedefler belirlemek. Tüm paydaşların katılımıyla öncelikleri belirlemek ve sürdürülebilirlik ajandasını kolektif bilinçle şekillendirmek.

4- Türkiye’nin kendi enerjisini üreten ilk bankası olmak. 1,39 MW kapasiteli GES yatırımı ile karbon emisyonunu azaltmak ve çevresel dönüşümde öncü rol üstlenmek.

5- Finansal kapsayıcılığı yaygınlaştırmak. Dijital finansal hizmetler ve mikro finans projeleriyle özellikle dezavantajlı grupların finansal sisteme erişimini kolaylaştırmak.

6- Kadınların ekonomik hayata katılımını güçlendirmek. “Ekonomide Aktif Kadınlar” projesiyle kadınların finansal kimlik kazanmalarına ve iş gücüne katılımına sürdürülebilir destek sunmak.

7- Dijitalleşme ve kağıtsızlaşma yoluyla doğal kaynakları korumak. İş süreçlerini dijitalleştirerek operasyonel verimlilik sağlamak ve çevresel ayak izini azaltmak.

8- Kültür-sanata erişimi yaygınlaştırmak. N Kolay ve Passo markalarıyla kültür-sanat alanına erişimi demokratikleştirmek, sponsorlu etkinliklerle sosyal yaşamı desteklemek.

9- Veri odaklı karar alma ve şeffaf performans raporlaması. ESG performansını ölçen, izleyen ve raporlayan sistemlerle iç ve dış paydaşlara hesap verebilirlik sağlamak.

10- Çalışanlar ve iş ortaklarıyla ortak sürdürülebilirlik kültürü oluşturmak. Kurum içi eğitimler ve tedarik zincirinde ESG kriterlerinin benimsenmesiyle sürdürülebilirliği kurum kültürünün ayrılmaz parçası haline getirmek.

BUSINESS LIFE