MİGROS GRUBU KURUMSAL İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK GRUP DİREKTÖRÜ KAAN ÜNVER, “NET VE ÖLÇÜLEBİLİR HEDEFLERLE İLERLİYORUZ” DİYOR. SUNAR YATIRIM KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ YUSUF EKİZ, GÜÇLERİNİ İNSANA DOKUNAN AÇIK İLETİŞİMDEN ALDIKLARINI BELİRTİYOR. BORUSAN HOLDİNG İNSAN, İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK GRUP BAŞKANI NURSEL ÖLMEZ ATEŞ, PAYDAŞ GÜVENİNİ ARTIRMAYA ODAKLANDIĞINI SÖYLÜYOR. ULUDAĞ ENERJİ GRUBU KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ YUSUF ZİYA YÜCE, “NETİZ, YAPICIYIZ, SORUMLULUK ALIYORUZ” DİYOR. HAYAT FİNANS KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ GÜLHAN CANTÜRK, GÜÇLÜ DİJİTAL DENEYİMİN ÖNEMİNİ VURGULUYOR. GÜROK GRUP KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ EBRU ÖZOĞUL İSE “HEDEF KİTLEYLE KURULAN BAĞIN YERİ EŞSİZ” DİYOR.
SEYFETTİN BAYRAM I s.bayram@businesslife.com.tr
HEM ANLATICI HEM MİMAR!
Kurumsal iletişim artık yalnızca “doğru mesajı doğru zamanda iletmek”ten ibaret değil. Şirketlerin sürdürülebilirlikten dijital dönüşüme, kriz yönetiminden toplumsal etki stratejilerine kadar geniş bir yelpazede sorumluluk üstlendiği yeni dönemde, iletişim liderleri de rollerini yeniden tanımlıyor. Bu yeni vizyonda iletişim; finansal performansı destekleyen, marka algısını şekillendiren ve toplumsal güveni besleyen stratejik bir güç merkezi olarak konumlanıyor.
Migros’tan Borusan’a, Gürok’tan Hayat Finans’a uzanan bu sayfalarda iletişimi veriye dayalı ölçümlemeden kültürel bağ kurmaya, dijital platformlardaki kurumsal duruştan çevresel ve sosyal etkiye kadar bütünsel biçimde ele alan liderlerin ortak ajandası öne çıkıyor: Tutarlılık, şeffaflık ve insana dokunan bir tonla güven inşa etmek. Her biri kendi sektörünün dinamiklerine göre şekillenen bu yaklaşımlarda, hedef kitleyle duygusal bağ kurma becerisi, itibar risklerini yönetmedeki çeviklik, çalışanları sürecin aktif birer parçasına dönüştürme kabiliyeti ve CEO'nun görünürlüğü kritik rol oynuyor.
Bugün, şirketlerin yalnızca “ne yaptığı” değil, “nasıl anlattığı” da fark yaratıyor. Çünkü itibar artık rakamlardan çok değerlere, ürünlerden çok etkiye ve sözcüklerden çok eyleme bakıyor. Kurumsal iletişim liderleri de bu dönüşümün hem anlatıcısı hem mimarı olarak öne çıkıyor.
YUSUF EKİZ I SUNAR YATIRIM KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ
“GÜCÜMÜZÜ İNSANA DOKUNAN AÇIK İLETİŞİMDEN ALIYORUZ”
“İletişimi yalnızca bilgi aktaran bir araç değil kurumla paydaşlar arasında duygusal bir bağ kuran stratejik bir süreç olarak yönetiyoruz. Gücümüzü sadece üretimden değil, açık ve insana dokunan bir iletişimden alıyoruz.”
Günümüzde bir markanın itibarı yalnızca finansal performansla değil kamuoyuyla kurduğu güven ilişkisiyle inşa ediliyor. Kurumsal iletişim açısından baktığımızda bu güvenin kaynağında tutarlılık, şeffaflık ve değerlerle uyumlu eylemler yer alıyor. Sunar Yatırım’da biz itibarı sadece "ne yaptığımızla" değil "nasıl yaptığımızla" tanımlıyoruz. Kurucumuz merhum Hacı Nuri Çomu’nun hayırsever yaklaşımı, Şeref Başkanımız Hüseyin Nuri Çomu’nun vizyonuyla kurumsallaşarak Hacı Nuri Çomu Vakfı çatısı altında sürdürülebilir bir sosyal etki modeline dönüşmüş durumda. Bu değer mirası, kurumsal itibarın omurgasını oluşturuyor. Diğer bir güçlü dayanağımız ise sürdürülebilirlik. Hammaddesini doğadan alan bir üretici olarak toprağa, suya ve havaya duyduğumuz saygıyı iletişimde de sahipleniyoruz. Kurumsal itibarımızı çevreye ve topluma karşı duyarlı, sorumluluk alan bir kurum kültürüyle güçlendiriyoruz.
GÜVEN İNŞASI
Kurumsal iletişimde güven inşa etmek, yalnızca içerik üretmekle değil, ilişkileri derinleştirmekle mümkündür. Sunar Yatırım olarak, çok katmanlı bir paydaş yapısına sahibiz; çiftçilerden küresel müşterilere uzanan bu geniş yapıyı yönetirken iletişim stratejimizin merkezine şu üç ilkeyi koyuyoruz: Dinlemek ve anlamak, şeffaf ve samimi bir dille anlatmak, her paydaşı sürece değer ortağı olarak dahil etmek. İletişimi yalnızca bilgi aktaran bir araç değil kurumla paydaşlar arasında duygusal bir bağ kuran stratejik bir süreç olarak yönetiyoruz. Gücümüzü sadece üretimden değil, açık ve insana dokunan bir iletişimden alıyoruz.
KRİZ YÖNETİMİNDE SAMİMİYET
Kriz anlarında iletişimin kalitesi, itibarın dayanıklılığını belirler. Bu yüzden Sunar Yatırım’da kurumsal iletişim ekibi olarak benimsediğimiz üç temel ilke var: Şeffaflık, hız ve tutarlılık.
Kurum kültürümüz gereği, kriz anlarında inkar ya da sessizlik yerine açıklıkla hareket ediyoruz. Bilgi kirliliğini önlemek ve kamuoyunun güvenini korumak adına süreci proaktif şekilde yönetmeye özen gösteriyoruz. İletişimde samimiyetin yerini hiçbir şey tutamaz. Bu nedenle kriz yönetimi bizim için sadece bir refleks değil uzun vadeli güveni korumanın en kritik aracı. Doğru zamanlama, uygun ton ve güvene dayalı bir söylemle ilerlemeyi ilke edindik.
“DİJİTAL FARKINDALIĞI YÜKSEK YAPI ÖNEMLİ”
STRATEJİK ALAN Dijital mecralar iletişim kanalı olmasının yanı sıra kurum kültürünün, değerlerinin ve topluma karşı duruşunun görünür olduğu alanlar. Kurumsal iletişim bakış açısıyla dijital varlıklarımızı sadece paylaşım yapılan bir mecra olarak değil, itibarın sürekliliğini sağlayan stratejik bir alan olarak değerlendiriyoruz.
“KURUM DEĞERLERİ İÇSELLEŞTİRİLMELİ” Bugün kurumları temsil eden söylem, sadece resmi hesaplarla sınırlı değil. Çalışanlardan yöneticilere kadar herkesin dijital ortamda sergilediği duruş, kurumun bütününü etkiliyor. Bu nedenle, içeride dijital farkındalığı yüksek, kurum değerlerini içselleştirmiş bir yapı oluşturmak bizim için öncelikli.
DİJİTAL DURUŞ Dış iletişimdeyse dijital platformları şeffaf, tutarlı ve güven temelli bir kurum kimliğiyle uyumlu biçimde yönetmeye odaklanıyoruz. Amacımız görünürlükten çok güven veren bir dijital duruş inşa etmek. Kurumsal itibarı dijitalde korumak için içerik üretmek yetmez. Anlamlı, değerli ve sorumluluk sahibi bir varlık göstermek gerekir. Bu anlayışla hareket ediyoruz. Dijital alanı kurumsal değerlerimizin sürdürülebilir şekilde yansıtıldığı bir zemin olarak ele alıyoruz.
KAAN ÜNVER I MİGROS GRUBU KURUMSAL İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK GRUP DİREKTÖRÜ
“PERAKENDE ZİNCİRİNDE UÇTAN UCA BİR ETKİ YARATIYORUZ”
“Sürdürülebilirliği çevresel, sosyal ve yönetişimsel tüm alanlarıyla bir bütün olarak ele alıyoruz. İş ortaklarımızı ve müşterilerimizi bu sürece dahil ederek perakende zincirinde uçtan uca bir etki yaratıyoruz. Borsa İstanbul Sürdürülebilirlik Endeksi’nde ilk günden bu yana kesintisiz olarak yer alan tek gıda perakendecisiyiz.”
Sürdürülebilirliği yalnızca çevresel bir sorumluluk olarak değil tüm iş stratejimizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz. Uzun vadeli başarımızın çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarında yarattığımız etkiyle doğrudan bağlantılı olduğuna inanıyoruz. Bu anlayışla şekillendirdiğimiz “İyi Gelecek Planı”, sürdürülebilirliği bir vizyon değil, somut adımlarla ilerleyen bir kültür haline getiriyor. 75 bin çalışanımız, 23.500 iş ortağı ve milyonlarca müşterimizle sahip olduğumuz büyük ekosistemi, topluma ve gezegene karşı sorumluluk bilinciyle dönüştürüyoruz. Sürdürülebilir tarım, inovasyon, dijitalleşme, kapsayıcılık gibi alanlardaki öncü uygulamalarımızla bu yaklaşımı kurum geneline yayıyoruz.
“NET VE ÖLÇÜLEBİLİR HEDEFLERLE İLERLİYORUZ”
İklim krizine karşı net ve ölçülebilir hedeflerle ilerliyoruz. 2030 yılına kadar karbon emisyonlarımızı yüzde 42 azaltmayı, 2050 yılına kadar ise net sıfır emisyona ulaşmayı taahhüt ettik. Bu hedeflerimiz, Bilim Temelli Hedefler Girişimi (SBTi) tarafından onaylandı. Enerji verimliliği yatırımlarımızla 2026 sonuna kadar enerji ihtiyacımızın üçte birini güneş enerjisi santrallerimizden karşılamayı planlıyoruz. Ayrıca gıda israfını 2030’a kadar yüzde 50 azaltmayı hedefliyoruz. Su yönetimi, plastik kullanımının azaltılması ve doğa dostu tedarik uygulamalarıyla çevresel etkimizi azaltan dönüşümleri sürdürüyoruz. Bu alandaki tüm çalışmalarımızla karbon Saydamlık Projesi (CDP) kapsamında hem iklim değişikliği hem su güvenliği programlarında en yüksek not olan ‘A’ ile derecelendirilerek üst üste ikinci kez ‘Global A Liderleri’ arasında yer aldık.
ETKİ ALANI
Sürdürülebilirliği çevresel, sosyal ve yönetişimsel tüm alanlarıyla bir bütün olarak ele alıyoruz. İş ortaklarımızı ve müşterilerimizi bu sürece dahil ederek perakende zincirinde uçtan uca bir etki yaratıyoruz. Borsa İstanbul Sürdürülebilirlik Endeksi’nde ilk günden bu yana kesintisiz olarak yer alan tek gıda perakendecisiyiz. Ayrıca, BIST Sürdürülebilirlik 25 Endeksi’nde de yer alıyoruz. 2024 Entegre Faaliyet Raporumuzu bu doğrultuda Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlaması Standartları (TSRS) uyumlu olarak yayınladık.
“EŞİTLİK, ÇEŞİTLİLİK VE KAPSAYICILIK ODAKLIYIZ”
KADIN İSTİHDAMI Toplumsal etki stratejimizin merkezinde eşitlik, çeşitlilik ve kapsayıcılık yer alıyor. “Potansiyelini Keşfet” ve “Lider Kadınlar” gibi gelişim programlarımızla kadın çalışanlarımızı yönetsel pozisyonlara hazırlıyor, cinsiyet temelli meslek ayrımcılığına karşı kasaplık gibi alanlarda kadın istihdamını destekliyoruz.
YEREL KALKINMA Yerel kalkınmayı destekleyen projelerimizle Anadolu’nun dört bir yanındaki üreticilere alım garantisi, eğitim ve markalaşma desteği sunuyoruz. Kadın kooperatiflerini ve kadın girişimcileri destekliyor, KAGİDER ile yürüttüğümüz eğitim programları sayesinde kadınların girişimcilik yolculuğuna katkı sağlıyoruz. Migros Aile Kulüpleri ile sağladığımız MEB sertifikalı eğitimlerle ise 21 bini kadın 28 bin kişi gelir elde etmeye başladı.
NURSEL ÖLMEZ ATEŞ I BORUSAN HOLDİNG İNSAN İLETİŞİM VE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK GRUP BAŞKANI
“PAYDAŞ GÜVENİNİ ARTIRIYORUZ”
“Kurumsal itibarı yönetirken paydaş güvenini artırmak için şeffaf, tutarlı ve çok yönlü bir iletişim stratejisi benimsiyoruz. Borusan Grubu olarak bugün üç kıtada, 12 ülkede faaliyet gösteriyor ve tedarikçilerimizle birlikte yaygın bir ekosistemi temsil ediyoruz. Bu geniş ağda güven inşa etmek, yalnızca açık iletişimden değil, aynı zamanda karşılıklı anlayış ve iş birliğinden geçiyor.”
Günümüzde bir şirketin itibarını besleyen en önemli unsurların başında güven, liderlik, şeffaflık, sürdürülebilirlik, sosyal etki ve çalışan deneyimi geliyor. Ancak bu unsurlar birbirinden bağımsız değil aksine bir bütün olarak ele alındığında anlam kazanıyor. Güçlü bir liderlik, sadece stratejik kararlar almakla sınırlı kalmıyor, aynı zamanda organizasyonun güvenilirliğini ve vizyonunu temsil ediyor. Bu liderlik, şeffaflıkla desteklendiğinde ise hem iç hem dış paydaşlarla açık bir iletişim kurulmasını sağlıyor. Bu, günümüz dünyasında güven inşa etmenin temel taşlarından biri.
“ŞİRKETİN VARLIĞINI DAHA ANLAMLI HALE GETİRİYOR”
Sürdürülebilirlik, artık yalnızca çevresel bir sorumluluk değil; ekonomik ve toplumsal boyutlarıyla da şirketlerin uzun vadeli değer yaratma kapasitesini belirliyor. Toplum üzerinde olumlu bir etki bırakmak yani sosyal etki yaratmak, şirketlerin varlığını daha anlamlı hale getiriyor ve onları rakiplerinden ayırıyor. Bunun yanı sıra çalışan deneyimi de şirketin itibarını doğrudan etkileyen bir faktör. Çalışanların mutluluğu, bağlılığı ve gelişimi, şirket kültürünü güçlendirirken dışarıya da pozitif bir mesaj veriyor. Sonuç olarak bir şirketin itibarı, bu unsurların birbirini tamamladığı bir denge üzerine inşa ediliyor. Artık tek başına iyi ürün ya da hizmet sunmak yeterli değil; toplumun, çalışanların ve gezegenin ihtiyaçlarına duyarlı bir yaklaşım sergilemek, itibarın gerçek kaynağını oluşturuyor. Kurumsal itibarı yönetirken paydaş güvenini artırmak için şeffaf, tutarlı ve çok yönlü bir iletişim stratejisi benimsiyoruz. Borusan Grubu olarak bugün üç kıtada, 12 ülkede faaliyet gösteriyor ve tedarikçilerimizle birlikte yaygın bir ekosistemi temsil ediyoruz. Bu geniş ağda güven inşa etmek, yalnızca açık iletişimden değil, aynı zamanda karşılıklı anlayış ve iş birliğinden geçiyor.
AÇIK VE SAMİMİ DİYALOGLAR
Öncelikle, tüm paydaşlarımızla açık ve samimi bir diyalog kurmayı önemsiyoruz. Borusan Grubu olarak aldığımız kararların, attığımız adımların ve belirlediğimiz hedeflerin arkasındaki nedenleri net bir şekilde açıklıyor; bu süreçte ölçülebilir verilerle desteklenen somut bilgiler paylaşmaya özen gösteriyoruz. Aynı zamanda, iletişimimizin yalnızca bilgi aktarmakla sınırlı kalmamasına dikkat ediyoruz. Paydaşlarımızın geri bildirimlerini dinlemek, onların beklentilerini anlamak ve bu doğrultuda aksiyon almak stratejimizin önemli bir parçası. Bu yaklaşım, karşılıklı güveni güçlendiriyor ve şirketimizin sorumluluklarını daha etkin bir şekilde yerine getirmesini sağlıyor.
“CEO KRİTİK DÖNEMLERDE VARLIĞINI HİSSETTİRMELİ”
ÇALIŞAN KATKISI Her şeyin son derece hızlı bir şekilde aktığı bu çağda, itibarı koruma ve inşa etme sürecinde çalışanların katkısı, CEO iletişimi ve sosyal medya yönetimi birlikte yönetilen birbiriyle bağlantılı ve tamamlayıcı unsurlar. Çalışanlar, şirketin kültürünü ve değerlerini dış dünyaya yansıtan en güçlü elçilerden biri. Onların bağlılığı, memnuniyeti ve şirket hakkında söyledikleri, markanın güvenilirliği üzerinde doğrudan etkili. Ancak bu sadece çalışan memnuniyetiyle sınırlı değil; çalışanların şirketin vizyonunu ve sürdürülebilirlik hedeflerini sahiplenmesi, olumlu bir algı yaratması da önem taşıyor.
CEO ROLÜ CEO iletişimi ise liderliğin şeffaflığını ve stratejik vizyonunu ortaya koyan bir güç merkezi. Dijital çağda liderler yalnızca kurum içi yönetime değil, aynı zamanda şirketin değerlerini farklı platformlarda temsil etme sorumluluğunu da taşırlar. Her CEO'nun iletişim tarzı farklılık gösterse de kritik dönemlerde liderin varlığını hissettirmesi ve kurumla uyumlu bir duruş sergilemesi, paydaşlar nezdinde güven duygusunu pekiştirir. Tutarlılık, sakinlik ve vizyon sahibi bir liderlik yaklaşımı; dönüşüm süreçlerinde ve itibar yönetiminde güçlü bir etki yaratabilir.
YUSUF ZİYA YÜCE I ULUDAĞ ENERJİ GRUBU KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ
“NETİZ, YAPICIYIZ, SORUMLULUK ALIYORUZ”
“Her paydaşın farklı ihtiyaçları ve beklentileri var. Bu nedenle hedef kitle odaklı, güncel ve zamanlaması doğru iletişim kurmak kritik önem arz ediyor. Kriz anlarında da net, yapıcı ve sorumluluk alan bir tonla ilerliyoruz. Güven, bir kerelik mesajlarla değil, sürekli temasla inşa ediliyor. Başarıların yanında gelişim alanlarımızı da içtenlikle paylaşmak bu anlayışın bir parçası.”
Günümüzde bir şirketin itibarını en çok güçlendiren unsurlar güven veren bir liderlik anlayışı, açıklıkla yürütülen süreçler, sürdürülebilirlik odaklı aksiyonlar ve topluma katkı sağlayan projelerden oluşuyor. Paydaşlar artık kurumların değerlerine ve hayata kattıkları anlamlara bakıyor. Kriz anlarında gösterilen duruş, çalışanlara verilen önem ve toplumsal duyarlılık gibi unsurlar da bu algının önemli bir parçası. Kısacası iyi şeyler yapmak kadar bunu açık, anlamlı ve içten bir şekilde anlatmak da kurumsal itibarın temel taşlarını oluşturuyor.
“KAMUOYU BELİRSİZLİK YAŞAMAMALI”
Uludağ Enerji’de iletişimin odağında şeffaflık, süreklilik ve değerler yer alıyor. Her paydaşın farklı ihtiyaçları ve beklentileri var. Bu nedenle hedef kitle odaklı, güncel ve zamanlaması doğru iletişim kurmak kritik önem arz ediyor. Kriz anlarında da net, yapıcı ve sorumluluk alan bir tonla ilerliyoruz. Güven, bir kerelik mesajlarla değil, sürekli temasla inşa ediliyor. Başarıların yanında gelişim alanlarımızı da içtenlikle paylaşmak bu anlayışın bir parçası.
Kriz anlarında ya da itibar risklerinin yükseldiği durumlarda doğru bilgi akışı, hızlı refleks ve sorumluluk alma yaklaşımı en temel ilkelerimizi oluşturuyor. Kamuoyunun belirsizlik yaşamasına izin vermemek, süreci açık şekilde yönetmek ve çözüm üretmek önceliğimiz. Kriz planlarımızı geniş çaplı, her alana hitap edecek şekilde önceden hazırlıyoruz böylece hızlı bir şekilde aksiyon alabiliyoruz. Her durumda güveni koruyacak, dengeli bir iletişim dili benimsemeyi uzun vadeli itibarın temeli olarak görüyor, çalışmalarımızı bu doğrultuda gerçekleştiriyoruz.
“DENGE KURUYORUZ”
SESLERİN YÖNETİMİ İletişim hem kurumun hem çalışanların sesiyle şekilleniyor. CEO’ların vizyoner ve samimi duruşu, kuruma duyulan güveni artırıyor. Çalışanlar da kurum kültürünün en görünür temsilcileri. Sosyal medyaysa hedef kitlemizi dinleme, etkileşim kurma, anlama ve kriz anlarında doğru yanıt verme alanını oluşturuyor. Dijital platformlardaki tavrımız, marka algısını doğrudan etkiliyor.
TUTARLILIK Bu nedenle dijital iletişimde kurumsal söylemle bireysel seslerin dengesini iyi kurmak gerekiyor. Her paylaşım, kurumun değerlerini taşıyan bir temsil niteliği kazanıyor. İyi planlanmış içerikler kadar içtenlik taşıyan anlık etkileşimler de itibarı pekiştiriyor. Kurum içinden yükselen sesler ne kadar tutarlı ve inandırıcıysa, dışarıdaki yankı da o kadar güçlü oluyor.
GÜLHAN CANTÜRK I HAYAT FİNANS KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ
“BANKACILIĞI DÖRT DUVARIN ÖTESİNE TAŞIDIK”
“Bankacılığı dört duvarın ötesine taşıdığımız gibi web sitemizi de kullanıcı alışkanlıklarına en uygun şekilde yeniden tasarladık. Yeni hayatfinans.com.tr, bankacılıkta buzları kıran, sade ve güçlü dijital deneyimi müşterilerimize sunuyor. Kullanıcı dostu ara yüzü ve güçlü teknolojik altyapısıyla, finansal hizmetlere erişimi daha hızlı ve kolay hale getiriyoruz.”
Türkiye’nin ilk dijital bankasıyız. Bankacılığın sınırlarını yeniden çizme misyonumuzla hareket ediyoruz. Yaklaşık 10 ay önce Hayat Finans olarak kullanıcı deneyimini objektif verilerle geliştirmek amacıyla Hayat Holding bünyesindeki Neuroscience Laboratuvarı ile iş birliği içinde özel bir nörobilim çalışması gerçekleştirdik. Belirlenen örneklem grubu web sitemizi deneyimledi ve bu deneyimleme esnasında katılımcıların bilinçsiz tepkilerini kaydetmek için beynin uyarıcıya karşı verdiği anlık elektriksel tepkileri saptayan EEG ve Göz Takip cihazları kullanıldı. Çalışma sürecinde elde edilen içgörüler doğrultusunda, bugünkü performansı yüksek ve kullanıcı dostu dijital arayüzümüzü şekillendirdik.
GÜÇLÜ DİJİTAL DENEYİM
Bankacılığı dört duvarın ötesine taşıdığımız gibi, web sitemizi de kullanıcı alışkanlıklarına en uygun şekilde yeniden tasarladık. Yeni hayatfinans.com.tr, bankacılıkta buzları kıran, sade ve güçlü dijital deneyimi müşterilerimize sunuyor. Kullanıcı dostu ara yüzü ve güçlü teknolojik altyapısıyla, finansal hizmetlere erişimi daha hızlı ve kolay hale getiriyoruz. Kentico tarafından web sitemiz ‘yılın ilk ödülünü kazandı. Küresel dijital deneyim platformu sağlayıcısı Kentico sitemizi Mayıs 2025’te “Ayın Sitesi” ödülüne layık gördü. Bu prestijli ödülü, dijital bankacılık deneyimini yeniden tanımlayan özelliklerimizle kazandık.
HIZLI, SEZGİSEL VE KİŞİSEL DENEYİM
KOLAY YÖNETİM Hayat Finans’ın web sitesinde özellikle yapay zeka tabanlı kişiselleştirme, sezgisel navigasyon, kişiselleştirilmiş müşteri deneyimleri ve mobil uyumluluk gibi unsurlar, kullanıcıların finansal işlemlerini kolayca yönetmesini sağlıyor. Hayat Finans’ın web sitesi, kullanıcı dostu ara yüzü, gelişmiş hız optimizasyonu ve mobil öncelikli tasarım anlayışıyla en iyi kullanıcı deneyimini sunmaya odaklanıyor. Kullanıcıların ihtiyaçlarını kolayca karşılayabileceği, hızlı ve kesintisiz bir deneyim sunmayı hedefleyen platform, finansal hizmetlere erişimi her zamankinden daha pratik hale getirdi.
HIZLI YÜKLEME Kullanıcıların tüm ihtiyaçlarına tek bir alandan yanıt verebilecek yetkinlikler donatıldı. En güncel yazılım teknolojileriyle geliştirilen güçlü altyapısıyla hızlı yükleme süreleri sunan site, akıllı arama özellikleri ve kusursuz mobil uyumuyla öne çıkıyor. Sitenin tam uyumlu bir mobil deneyim sunması sayesinde kullanıcılar, finansal çözümlere her platformdan kolayca erişebilirken, güvenli ve verimli bir dijital deneyim yaşıyor.
EBRU ÖZOĞUL I GÜROK GRUP KURUMSAL İLETİŞİM DİREKTÖRÜ
“HEDEF KİTLEYLE KURULAN BAĞIN YERİ EŞSİZ”
“Hedef kitleyle kurulan bağın gücü ve bu bağın toplumsal faydaya dönüşmesi, markalar için uzun vadeli bir başarı stratejisi oluşturuyor. Bu bilinçle, ajandamızda toplumsal ihtiyaçlara ve kültürel hassasiyetlere duyarlı projeler geliştirmek her zaman öncelikli yer alıyor.”
Toplumun değerleriyle barışık olmak ve onlardan beslenmek bizim için yalnızca bir sorumluluk değil, aynı zamanda büyük bir fırsat ve ilham kaynağı. Toplumla iç içe olmak, kültürel zenginliklerinden faydalanmak ve bu bağları güçlendirmek, işimizin ayrılmaz bir parçası. Gerçek bir soruna dokunan ve somut sonuçlar elde ettiğimiz sosyal sorumluluk projelerini çok önemsiyoruz. Bu projeler, sadece topluma katkı sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda markamızın toplum nezdindeki algısını da güçlendiriyor.
STRATEJİ
Günümüzde markaların değerinin belirlenmesinde, topluma sağladıkları fayda önemli bir kriter haline geldi. Hedef kitleyle kurulan bağın gücü ve bu bağın toplumsal faydaya dönüşmesi, markalar için uzun vadeli bir başarı stratejisi oluşturuyor. Ajandamızda toplumsal ihtiyaçlara ve kültürel hassasiyetlere duyarlı projeler geliştirmek her zaman öncelikli yer alıyor. Yerel değerleri destekleyen organizasyonlara aktif katılım sağlıyor ve toplumun bir parçası olmanın bilinciyle hareket ediyoruz. Bu yaklaşım, yalnızca kurumsal değerlerimizi pekiştirmekle kalmıyor, aynı zamanda toplumsal değerlerle uyum içinde sürdürülebilir bir ilişki kurmamıza imkan tanıyor. Toplumla kurduğumuz bu bağ hem kültürel mirasın korunmasına hem toplumsal gelişime katkı sağlarken, bizi daha anlamlı ve etkili bir yolculuğa çıkarıyor.
İNOVASYON VE CESARET
Yeni dönemde iletişim tonumuzu, Gürok Grup’un değerleri olan "Sınırsız Düşün, Cesur Davran, İyi Yap" mottosuyla şekillendirdik. Bu değerlerimiz, inovasyona olan bağlılığımızı, cesur adımlar atma kararlılığımızı ve işimizi en iyi şekilde yapma ilkemizi doğrudan yansıtıyor. Hem yeni yatırımlar yapıp hem mevcut işlerimizin sürdürülebilirliğini sağlıyoruz. Bu doğrultuda, iletişim tonumuzda dinamik, cesur ve yenilikçi bir yaklaşım benimsiyoruz. Paydaşlarımıza, mevcut portföyümüzün güçlü yönlerini, gelecekteki büyüme stratejilerimizi ve inovasyona dayalı vizyonumuzu net bir şekilde aktarıyoruz. İletişim tonumuz, değişimden korkmayan, sürekli gelişime açık ve geleceği şekillendirmeye odaklı bir marka kimliği yaratmamıza katkı sağlıyor. Cesaret ve yenilik bizim DNA’mızda var, bu nedenle mesajlarımızda güçlü bir vizyon ve net hedefler sunuyoruz.
“GÜÇLÜ KONUMUMUZU KORUYACAĞIZ”
OPERASYONEL MÜKEMMELİYET 2025 yılı için belirlediğimiz strateji mevcut güçlü konumumuzu sürdürülebilir bir şekilde koruyarak operasyonel mükemmeliyeti artırmaya odaklanıyor. Verimliliği artırmak, mevcut yapıyı güçlendirmek ve daha etkili sonuçlar elde etmek ajandamızın temel taşları. Bu süreçte iletişim tonumuz hem cesaret hem istikrarı bir arada barındırarak topluma ve sektöre olan katkılarımızı vurgulamaya devam edecek.
TUTARLI OLMAK Kurumsal iletişim stratejimizde tutarlılık, temel taşlarımızdan biri. Sözümüzün arkasında durmak ve yaptıklarımızla söylediklerimizin örtüşmesi, marka güvenilirliğimizi pekiştiren en önemli unsurlar arasında yer alıyor. Bu doğrultuda, her platformda ve her paydaşla olan iletişimimizde tutarlılığı sağlamak adına özenle hazırlanmış bir ajanda yönetiyoruz.
ETKİLİ İLETİŞİM AĞI Dijital dönüşüm çağında teknolojinin gücünden yararlanarak, dijital platformlar üzerinden anlık ve etkili bir iletişim ağı oluşturuyoruz. Bu süreç, yalnızca hızlı bilgi paylaşımını değil, aynı zamanda paydaşlarımızın öneri ve görüşlerini daha hızlı değerlendirebilmemizi de sağlıyor. Onlardan gelen geri bildirimler hem iş süreçlerimizin iyileştirilmesinde hem yenilikçi adımlar atmamızda önemli bir rehber görevi görüyor.