CTO’nun Yapay Zeka Odağı

Yapay zeka artık iş kültürünü de değiştiriyor. Şirketler üretimden bankacılığa kadar her alanda algoritmik düşünmeyi iş süreçlerine yerleştiriyor. Rekabetin ölçüsü bilginin kimde olduğundan çok, veriden anlam çıkarma hızına dönüştü. Her çalışanın teknolojiyi anlayıp etik biçimde kullanması gerekiyor. CTO’ların yapay zekada yeni kararlarına ve kullanım alanlarına yakından baktık. Eczacıbaşı Holdig CIO’su Hilmi Koçak, “en büyük dönüşüm öğrenme yeteneğinde yaşanacak” diyor. Multinet Up CIO’su Çağlayan Yıldırım, uygulamalarını her geçen gün ileriye taşıdıklarını anlatıyor. Allianz Türkiye Operasyonlar Genel Müdür Yardımcısı Fahri Kaan Toker, yapay zekanın benzeri görülmemiş bir dönüşüm yaratacağını söylüyor. Alternatif Bank BT ve Operasyondan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Zafer Vatansever, gençlerin yapay zeka projelerine verdiklerini önemi anlatıyor. Pınar Et Dijital Dönüşüm ve E-ticaret Direktörü Bilge Kalpaklıoğlu Eyilik, “yapay zekayla daha dayanıklı bir iş modeli kuruyoruz” diyor.

ERKAN ASAK I e.asak@businesslife.com.tr

YAPAY ZEKAYLA GELEN YENİ İŞ KÜLTÜRÜ

Yapay zeka artık doğrudan iş kültürünün dokusunu dönüştürüyor. Şirketler, karar alma süreçlerinden müşteri deneyimine kadar her adımda veriye dayalı düşünmeyi merkeze alıyor. Rekabetin yeni ölçütü, bilginin kimde olduğundan çok o bilgiden anlam çıkarma hızına dönüşmüş durumda. Bu değişim, çalışanların yalnızca teknolojiyi kullanmasını değil, onu anlamasını ve etik sınırlar içinde yönlendirebilmesini zorunlu kılıyor. Artık her çalışan bir veri yorumcusu, her ekip bir algoritmik düşünme laboratuvarı gibi çalışıyor. Bu kültürel kayma, liderlik anlayışını da yeniden tanımlıyor. Otorite yerini paylaşılmış akla, sezgiler yerini ölçümlenebilir içgörülere bırakıyor. Kurumların başarısı, teknolojiyi insan merkezli biçimde bütünleştirmesine bağlı. Yapay zeka iş süreçlerini hızlandırırken değerlerin, güvenin ve etik sorumluluğun daha da önem kazandığı yeni bir çalışma ekosistemi yaratıyor. Bu nedenle geleceğin kurumları, sadece dijital yetkinlikleriyle değil insanla teknolojiyi dengeli biçimde harmanlayabilme becerileriyle öne çıkacak.

 

ZAFER VATANSEVER I ALTERNATİF BANK BT VE OPERASYONDAN  SORUMLU GENEL MÜDÜR YARDIMCISI

“ENGELSİZ BANKACILIĞA YÖN VERECEĞİZ”

“Gençlerin enerjisi ve yaratıcı bakış açısıyla engelsiz bankacılığa yön vereceğiz. Microsoft Türkiye iş birliğiyle düzenlediğimiz hackathon’da, üniversite öğrencileri ve yeni mezunlarla bir araya gelerek engelsiz bankacılığın geleceğini birlikte tasarlamaya devam ettik.”

Alternatif Bank olarak Microsoft Türkiye iş birliğiyle daha erişilebilir bir bankacılık deneyimi için yeni bakış açıları kazandıracak Engelsiz Bankacılık Hackathon’unu gerçekleştirdik. “Engelsiz bankacılık” yaklaşımıyla bankacılık hizmetlerine herkesin eşit şekilde ve kolaylıkla erişebileceği çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu alandaki katılımcılığı artırmak ve yaratıcı fikirleri hayata geçirmek adına da önemli adımlar atmaya devam ediyoruz. Bu kapsamda Microsoft Türkiye iş birliğiyle ‘Engelsiz Bankacılık Hackathon’u gerçekleştirdik ve gençlerin yaratıcı fikirleriyle bankacılık hizmetlerini herkes için daha erişilebilir hale getirmeyi amaçladık.

“FİNANSAL ERİŞİMİ GÜÇLENDİRECEĞİZ”

Gençlerin toplumsal konulara duyarlılığı ve yenilikçi bakış açıları, finansal erişimi güçlendirme hedefimize değerli katkılar sunacak. Microsoft Türkiye iş birliğiyle düzenlediğimiz hackathon’da, üniversite öğrencileri ve yeni mezunlarla bir araya gelerek engelsiz bankacılığın geleceğini birlikte tasarlamaya çalıştık. Bu hackathon, dijitalleşme stratejimizi bir kez daha vurgularken, engelli bireylerin günlük bankacılık deneyimlerini kolaylaştıracak, hayatı pratikleştirecek yenilikçi çözümler geliştirilmesine destek olacak. Alternatif Bank olarak engelsiz bir dünya için üzerimize düşen görevleri yerine getirmeye devam edeceğiz. Hedefimiz attığımız adımların sektörümüze, kurumlara, belediyelere yansıması, çoğalması ve ülkemize örnek olması.

TEKNOLOJİ VE SOSYAL FAYDA BİRLEŞTİ

Teknoloji, yaratıcılık ve sosyal faydayı birleştiren ve teması ‘erişilebilirlik’ olan bu hackathon’da katılımcılar, bankacılık ürünleri ve hizmetlerine erişimi kolaylaştıracak, engelli bireylerin günlük bankacılık deneyimlerini daha verimli hale getirecek yenilikçi çözümler geliştirdi. Türkiye’de tüm üniversite öğrencilerine (ön lisans, lisans, yüksek lisans) açık olan hackathon’da ekipler en az 2 en fazla 5 kişi olacak şekilde yarışabildi. Hackathon’da dereceye girmeyi başaran gruplar, Proteus, Silent Link ve Subset oldu.

 

HİLMİ KOÇAK I ECZACIBAŞI HOLDİG CIO’SU

“EN BÜYÜK DÖNÜŞÜM ÖĞRENME YETENEĞİNDE YAŞANACAK”

“Rekabet artık bilginin kimde olduğundan ziyade veriden anlam çıkarma hızıyla belirleneceği için en büyük büyük dönüşüm, organizasyonların kültürel dönüşümlerinde ve öğrenme yeteneğinde yaşanacak.”

Üretken yapay zeka iş dünyasında yalnızca verimlilik artışı sağlamıyor karar alma biçimlerini de yeniden tanımlıyor. Önümüzdeki dönemde “dijital zeka” tüm iş sistemlerine ve süreçlerine gömülmeye başlanacak. Müşteri deneyimi tasarımından ürün geliştirmeye, tedarik zincirinden sürdürülebilirlik yönetimine kadar tüm alanlarda yapay zeka gömülü uygulamalar her gün artacak. Rekabet artık bilginin kimde olduğundan ziyade veriden anlam çıkarma hızıyla belirleneceği için en büyük büyük dönüşüm, organizasyonların kültürel dönüşümlerinde ve öğrenme yeteneğinde yaşanacak.

“HER ÇALIŞAN TEKNOLOJİYİ ANLAMALI”

Eczacıbaşı Holding olarak en temelde yapay zekayı bir teknoloji yatırımı değil, kültürel bir dönüşüm alanı olarak görüyoruz. Veri ve yapay zeka temelli düşünmeyi yaygınlaştırmak için bize özel dizayn edilmiş “Business Technologist” programından tüm çalışanlar için prompt yarışmalarına, AI Agent hackathon çalışmalarından start up ekosistemini sürekli taramaya girişimlerle iş birimlerindeki liderlerimizi güçlendiriyoruz. AI, analitik ve otomasyon teknolojilerini birlikte konumlandırarak merkezi ve kuruluşlar düzeyinde ölçeklenebilir çözümler geliştiriyoruz. Stratejimiz, her çalışanın teknolojiyi anlaması, işine entegre etmesi ve sürekli kendin geliştirmesi üzerine kurulu.

“İŞ DÜNYASI 3 BAŞLIĞA İYİ ÇALIŞMALI”

MALİYET VE ETİK İş dünyasının üzerinde çalışması gereken 3 başlık olduğunu düşünüyorum. İlki, tüketimin artmasıyla kullanılacak yapay zeka modellerinin maliyet yönetimi. İkincisi, etik başlığı. Kullanılan modeller ve araçlar güven, şeffaflık ve sorumluluk ilkelerini koruyabilmeli.

YETENEK DÖNÜŞÜMÜ Üçüncüsü ise yetenek dönüşümü. İnsan ve makine arasındaki yeni iş bölümü, değişecek liderlik anlayışı ve bu dönüşümün merkezinde olacak insanların gelişimi hem kurumların hem devletlerin en önemli konusu olacak.

“FIRSAT ÇOK” Yapay zekayı ilk aşamada özellikle üretim ve tedarik zincirinde operasyonel verimlilik projelerinde kullandık ve büyük getiriler sağladık. Üretken yapay zekanın ortaya çıkmasıyla birlikte operasyonel verimlilikten çok daha fazlasını getirdiğini gördük. Özellikle verinin demokratikleşmesi ve veri platformlarıyla birlikte veri görselleştirme araçlarının tüm kullanıcılara açılmasıyla daha önce öngörülemeyen fırsatları açığa çıkarıyor.

 

ÇAĞLAYAN YILDIRIM I MULTINET UP CIO’SU

“UYGULAMAMIZI HER GEÇEN GÜN İLERİYE TAŞIYORUZ”

“Güncellenen MULTIPAY, yalnızca bireysel kullanıcılarımızın değil, işletmelerin de dijitalleşme süreçlerini destekleyerek operasyonel verimliliklerine katkı sağlıyor. Genişleyen entegrasyonlarımız ve güçlenen altyapımızla uygulamamızı her geçen gün daha ileriye taşıyoruz.”

1,5 milyondan fazla kart kullanıcımız, 90 bini aşkın harcama noktamız ve 45 bini aşkın kurumsal müşterimizle ekosistemimiz her geçen gün büyüyor. Üye iş yerlerimizden yarısından fazlası, fiziksel POS cihazları yerine QR tabanlı mobil ödeme çözümümüz MultiPOS’u tercih ediyor. Sahadaki bu yaygınlaşmaya paralel olarak MultiPay’deki QR ile ödeme oranımız yüzde 55’e ulaştı. Mobil ödeme alışkanlıklarının hızla geliştiği bir dönemde, kullanıcılarımıza daha hızlı, güvenli ve sezgisel bir uygulama sunmayı hedefledik.

OPERASYONEL VERİMLİLİĞE KATKI

Dijital cüzdan uygulaması MultiPay’in kullanıcı dostu ve modern arayüzüyle yenilenen versiyonunu kullanıcılarla buluşturduk. Uygulama; hız, güvenlik ve pratikliği bir araya getirirken bireysel kullanıcıların finansal işlemlerini kolaylaştırıyor, işletmelerin ise operasyonel verimliliğine katkı sağlıyor. Yemek kartı, kurumsal hediye kartı, akaryakıt, filo yönetimi ve kurumsal seyahat gibi alanlardaki çözümlerimizle şirketlerin çalışanlarına bağlı giderlerinin maliyet avantajlarıyla yönetilmesini sağlıyoruz. Dijital çözümlerimizle iş dünyasının ihtiyaçlarına yanıt vermeye devam ediyoruz. MultiPay, son güncellemesiyle çok daha kullanıcı dostu bir yapıya kavuştu. Modern ve hızlı arayüzüyle dikkat çeken yeni versiyon, işlemleri daha kolay ve pratik hale getiriyor. MultiNet ve MultiGift kartlarının görüntülenmesi, bakiye kontrolü ve yükleme, QR kod ile ödeme, harcama noktalarının harita üzerinden görülmesi, kampanyalara katılım, kayıp kart bildirimi gibi pek çok işlemin hızlıca yapılabildiği MultiPay’de günde 2 milyonun üzerinde işlem gerçekleşiyor.

“MOBİLİTE DE DİJİTALLEŞİYOR”

Güncelleme sayesinde kullanıcılar artık favori cüzdanlarını listeleyebiliyor, son üç hesap hareketini ana sayfada doğrudan görebiliyor, kartlarını ve bağlı cüzdanları kolayca yönetebiliyor. MultiCar+ üzerinden randevu alma ve tanımlı plaka ile ödeme özelliği, mobilitenin de dijitalleşmesini sağlıyor. Online yemek uygulamalarına yönlendirme özelliğiyle de sipariş süreçleri hızlanıyor. Ayrıca, güçlendirilmiş altyapısı sayesinde işlem güvenliğini de üst düzeye çıkaran MultiPay, kullanıcıların dijital alışkanlıklarına entegre bir deneyim sunuyor. Kullanıcılar, uygulama üzerindeki story’lerde çözümleri inceleyip doğrudan başvuru sayfalarına erişebiliyor.

“DİJİTALLEŞMENİN OLANAKLARI SORUMLU TÜKETİME”

ETİK TÜKETİM Yenilenen MultiPay ile yalnızca kullanıcı deneyimini değil toplumsal ve çevresel sorumluluklarımızı da önceliklendirdik. Bu kapsamda, çevre dostu ve etik tüketim yapan üye iş yerlerimize ‘Sorumlu Tüketim Noktası’ etiketi kazandırıyoruz.

BİLİNÇLİ TERCİHLER Bu etiket sayesinde kullanıcılarımız alışverişlerinde daha bilinçli tercihler yapabiliyor, işletmelerimiz ise sürdürülebilirlik hedeflerine katkı sağlayabiliyor. Dijitalleşmenin getirdiği olanakları, daha yaşanabilir bir gelecek için sorumlu tüketime dönüştürmeyi önemsiyoruz.

 

FAHRİ KAAN TOKER I ALLIANZ TÜRKİYE OPERASYONLAR GENEL MÜDÜR YARDIMCISI

“BENZERİ GÖRÜLMEMİŞ BİR DÖNÜŞÜM YARATACAK”

“Türk sigorta sektöründe bir ilke imza atarak sağlık sigortası provizyon süreçlerinde karar verme mekanizmasını yapay zeka ile otonom hale getirdik. Smart STP desteğiyle 100 milyon provizyon sayısına ulaştık. Geliştirdiğimiz Smart STP sisteminin sahip olduğu ölçek ve etki düzeyi sadece AllIanz bünyesinde değil, sigorta sektöründe de benzeri görülmemiş bir dönüşüm yaratacak.”

Yeni nesil sigortacılığa öncülük ediyoruz. Tüm iş süreçlerimizde veri odaklı bir şirket olma hedefiyle yapay zeka teknolojilerine yatırım yapıyoruz. Bu vizyonla hayata geçirdiğimiz Smart STP projesiyle sağlık sigortası provizyon süreçlerini, yapay zeka desteğiyle insan eli değmeden yüzde 92 otomasyonla yürütüyoruz. Sigorta sektöründe yapay zeka kullanımında da standartları yeniden belirliyoruz. 2025 yılı içerisinde 100 milyonuncu provizyon sayısına ulaştık. Smart STP desteği ile sağlık sigortalılarımızın provizyon taleplerini saniyeler içerisinde yanıtlıyoruz. Böylece hastanede onay bekleme süreci de ortadan kalkmış oluyor. Derin öğrenme algoritmalarından yeni nesil mimariye kadar uzanan güçlü teknik altyapısı ile Smart STP, sürekli kendini geliştiren ve ölçeklenebilen bir sistem olarak tasarlandı.

YAPAY ZEKAYA 3 MİLYON EURO

Dijitalleşme yolculuğumuzu her noktada derinleştirerek sigorta sektöründe teknolojiye yön veren bir şirket olma vizyonuyla hareket ettik. Allianz Türkiye olarak yapay zekayı teknolojiden öte görüyor, bu teknolojileri insana değer katmak ve sektörün ekonomik çıktılarını yeniden şekillendirmek için kullanıyoruz. Bu vizyon, geleceğin sigortacılığını bugünden mümkün kılıyor. Veriyi daha iyi kararlara dönüştüren bir organizasyon olmak için yapay zeka projelerine son 3 yılda 3 milyon Euro yatırım yaptık ve bu yatırımlar sayesinde edindiğimiz deneyimi artık değere dönüştürmeye başladık. Bu noktadan sonra tüm operasyonlarımızı ve iş yapış şeklimizi “yapay zeka penceresinden” bakarak yapacak şekilde değiştiriyoruz. Sigorta gibi insan hayatına doğrudan dokunan bir sektörde, sigortalılarımızın bugünden yarına hayatlarına eşlik etme hedefiyle teknolojiyi daha akıllı, daha hızlı, daha insana yakın bir sistem inşa etmek amacıyla etkin bir şekilde kullanmaya devam ediyoruz.

“STRATEJİK BİR DÖNÜŞÜM ARACI”

SEKTÖRDE İLK İnovatif projeler ve yaratılan dönüşümlerle müşteri deneyimi yolculuğunu uçtan uca yeniden tasarladık. Smart STP projesi de bu anlamda sigorta sektöründe yeni bir kilometre taşı. 2,3 milyon sigortalımızın sağlık alanında ilk tercihi Allianz Türkiye. Bu sorumlulukla, sağlık sigortacılığı gibi insan hayatına doğrudan dokunan bir alanda teknolojiyi, insan dokunuşunu kaybetmeden daha fazlasını sunabilmek amacıyla kullanıyoruz. Bu anlayışla geliştirdiğimiz Smart STP projesiyle Türk sigorta sektöründe sağlık sigortası provizyon süreçlerinde karar verme mekanizmasını yüzde 92 otomasyona çıkartan ilk yapay zeka destekli sistemi hayata geçirdik.

YAPAY ZEKA DESTEKLİ DÖNÜŞÜM Allianz Türkiye, yapay zeka ile bugüne dek 10 milyondan fazla sağlık tazminat başvurusunu insan eli değmeden işleyen Smart STP’nin de desteğiyle kısa bir süre içerisinde 100 milyonuncu provizyon onayına ulaştı.

 

BİLGE KALPAKLIOĞLU EYİLİK I PINAR ET DİJİTAL DÖNÜŞÜM VE E-TİCARET DİREKTÖRÜ

“DAHA DAYANIKLI BİR İŞ MODELİ KURUYORUZ”

Pınar Et Dijital Dönüşüm ve E-Ticaret Direktörü Bilge Kalpaklıoğlu Eyilik, “Yapay zeka teknolojilerini sürdürülebilirlik çatısı altında işlerimize entegre ederek hem verimliliği artırıyor hem riskleri öngörebilen, süreçleri uzaktan yönetebilen ve daha dayanıklı bir iş modeli kuruyoruz. Güçlü bir gelecek için daha dirençli, daha çevik ve daha güçlü bir yapı inşa ediyoruz” diyor.

Bilge Kalpaklıoğlu Eyilik, Yaşar Holding şirketlerinden Pınar Et’te ailenin yeni nesil üyesi olarak görev alıyor. Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Yaşar’ın kızı olan Eyilik, Pınar Et Dijital Dönüşüm ve E-Ticaret Direktörü olarak önemli başarılara imza atmaya devam ediyor. Aile işini geleceğe taşıyan liderlik özellikleriyle son dönemin dikkat çeken isimlerinde olan Eyilik, “Sanayi 4.0 çağında teknoloji uzun süre daha çok makinelerin dijitalleşmesi olarak ele alındı. Bugün ise konu, yapay zekanın işin her alanına entegrasyonu. Yapay zeka teknolojilerini sürdürülebilirlik çatısı altında işlerimize entegre ederek hem verimliliği artırıyor hem riskleri öngörebilen, süreçleri uzaktan yönetebilen ve daha dayanıklı bir iş modeli kuruyoruz. Bizim için bu entegrasyon yalnızca teknolojiye yatırım yapmak değil; aynı zamanda mevcut işlerimizi sürekli yenileyerek bu dönüşümü çalışanlarımızın iş yapış biçimine yansıtmak. Güçlü bir gelecek için daha dirençli, daha çevik ve daha güçlü bir yapı inşa ediyoruz” diyor.

Pınar Et Dijital Dönüşüm ve E-Ticaret Direktörü Bilge Kalpaklıoğlu Eyilik, BUSINESS LIFE’ın sorularını şöyle yanıtladı:

- Yeni nesil bir hissedar, yatırımcı ve girişimci olarak şirketinizin gelecek vizyonunu nasıl tanımlıyorsunuz? Teknolojiyi işe ne kadar entegre ettiniz?

Yeni nesil bir hissedar, yatırımcı ve girişimci olarak vizyonumuzu sürdürülebilirlik, teknoloji ve girişimcilik ruhu üzerine kuruyoruz. Önceki kuşakların bize öğrettiği güçlü temeller, güvenilir markalar ve köklü değerler, bugün attığımız adımların en sağlam dayanağı. Bizim farkımız ise bu değerleri korurken geleceğin fırsatlarını yakalamak için daha cesur, yenilikçi ve girişimci bir bakış açısı geliştirmek. İş dünyasında dönüşümü hızlandıran teknoloji, veri ve yatırım modelleriyle birlikte biz de girişimcilik ekosisteminde güçlü bir şekilde varlık gösteriyoruz. Bu amaçla Yaşar Holding’de merkezden yönetilen stratejik ve girişimcilik alanlarını destekleyen özel bir yapı kurarak hem kurum içi iş fikirlerine yatırım yapıyor hem girişimcilik kültürünü çalışanlarımızın gündelik pratiklerine taşıyoruz.

- Ne gibi bir yapıdan bahsediyorsunuz? İnovasyonu nasıl güçlendiriyor?

Böylece kurum içi inovasyonu güçlendirirken, açık inovasyon ve farklı şirketlerle iş birlikleri için de alan açıyoruz. Bu yaklaşım, yatırım öncesinde ortak bir dil geliştirmemize ve yeni nesil iş birliklerinin kapısını aralamamıza yardımcı oluyor. Dünyadaki değişen dinamikleri daha yakından takip ederek hızlı değişimlere uyum sağlamaya çalışıyoruz. Bunu yaparken geçmişten gelen güçlü değerlerimizden kopmadan, güvenli adımlarla ama aynı zamanda cesur kararlar alabilmeye gayret ediyoruz. Geleneksel koruma ve güçlenme politikalarının yanında, yeni fırsatları yakalayabilmek için coğrafyadan bağımsız düşünmenin önemli olduğuna inanıyoruz. Türkiye ile sınırlı kalmıyor, küresel ölçekte yeni fırsatlara da odaklanıyoruz. Kısacası vizyonumuz, köklü değerlerimizden güç alırken girişimcilik kültürünü şirketin tamamına yaymak, farklı sektörlerle iş birliği yapmak ve küresel ölçekte yeni fırsatları değerlendirmek. Bu, sürdürülebilirliği odağına almış, çevik ve yenilikçi bir kurum kültürüyle birleştiğinde bizi geleceğe taşıyacak en güçlü yaklaşımımız olacak.

- Jeopolitik, dijitalleşme, sürdürülebilirlik ve küresel değişim eksenlerinde şirketinizi geleceğe taşıyacak en kritik önceliğiniz hangisi?

Dünyanın gelişim hızıyla birlikte artık bekle- gör dönemi sona erdi. Bugün kritik olan, değişimleri hızla öğrenmek, işlerimizi güncelleyerek adapte olmak ve cesur adımlarla kendi yolumuzu çizebilmek. Bu noktada en öncelikli gündemimiz, dijitalleşme, teknoloji ve sürdürülebilirliği birlikte ele almak.

Sanayi 4.0 çağında teknoloji uzun süre daha çok makinelerin dijitalleşmesi olarak ele alındı. Bugün ise konu, yapay zekanın işin her alanına entegrasyonu. Yapay zeka teknolojilerini sürdürülebilirlik çatısı altında işlerimize entegre ederek hem verimliliği artırıyor hem riskleri öngörebilen, süreçleri uzaktan yönetebilen ve daha dayanıklı bir iş modeli kuruyoruz. Bizim için bu entegrasyon yalnızca teknolojiye yatırım yapmak değil aynı zamanda mevcut işlerimizi sürekli yenileyerek bu dönüşümü çalışanlarımızın iş yapış biçimine yansıtmak. Güçlü bir gelecek için daha dirençli, daha çevik ve daha güçlü bir yapı inşa ediyoruz.

- Sizin kuşağınız hangi değerlerle iş dünyasını dönüştürüyor?

Aile büyüklerimizin çalışkanlık, fedakarlık ve kararlılık yönlerini koruyor, bugün dijitalleşme, sürdürülebilirlik, sosyal sorumluluk ve yenilikçi yönetimi işlerimizin merkezine koyuyoruz. Günümüzde iş dünyasındaki gelişmelere uyumlanmak için daha katılımcı, daha şeffaf ve daha esnek bir yönetim kültürü gerekiyor. Bizler; yeni kuşak temsilcileri olarak teknolojiyi, farklı bakış açılarını ve toplumsal sorumluluğu işin içine katarak köklerimizden aldığımız gücü geleceğin vizyonuyla birleştiriyoruz.

“TEKNOLOJİK GELİŞMELERİ İŞİN MERKEZİNE TAŞIYORUZ”

DENGELİ İLERLEME Aile şirketlerinde yeni nesil liderliği farklı kılan unsurlardan biri, aynı anda farklı iş alanlarını görebilme ve teknolojik gelişmeleri işin merkezine taşıyabilme yetkinliği. Bu noktada genç kuşağın dinamizmi ve cesareti, yeni alanları denemek ve risk alabilmek için önemli bir avantaj sağlıyor. Ancak fırsatları ortak bir bakış açısı ile değerlendirmek ve riskleri daha sağlıklı yönetebilmek için asıl değerli olan, bu enerji ve vizyonu önceki kuşağın deneyim ve birikimiyle buluşturarak dengeli bir ilerleme sağlayabilmek.

“İLERLEMEK KAÇINILMAZ” Türkiye’nin global rekabet gücünü artırmak için genç liderlerin en büyük sorumluluğu dünyadaki gelişmeleri doğru okumak, cesur davranmak ve değişime hızla uyum sağlamak. Belirsizliklerin arttığı bu dönemde büyük riskler almak zor olsa da yeniliklere açık olmak ve küçük adımlarla dahi ilerlemek artık kaçınılmaz.

“KALICI DEĞER YARATMALIYIZ” Bilgiye ulaşmak kolay; önemli olan değerli olanı ayırt edebilmek ve uygulamaya geçirebilmek. Bu nedenle genç liderlerin sürekli öğrenmesi, yenilikleri takip etmesi ve doğru zamanda cesaretle harekete geçmesi kritik önemde. Asıl görevimiz potansiyeli gerçeğe dönüştürerek kalıcı değer yaratmak.

BUSINESS LIFE